13 Aralık 2019 Cuma

DİVAN-I KEBİR 6. CİLT 510 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri sarhoşluğu anlatıyor)

510. Ne deniz (Çok ve yoğun), ne inci (Şekil değiştirmeyen mücevher), ne yüce (Yüksek, büyük) er (İşini iyi bilen, yetenekli kimse), ne yüce er.
Ne nur (İlahi parlaklık), ne parıl-parıl (Işık saçan, parlayan) nur bu mekânsızlık (Allah’ın bir yere bağlı olmayan, ihtiyacı olmayan yerde olanülkesinde.

Böylesine bir nuru gördükten, böylesine bir sırrı işittikten sonra kendimden geçmezsem şaşılır doğrusu;
Ne buyurursun sen?

* Eflâtun (Eflâtun-Abu-l Hasan: Eflâtun, Yunan filozoflarındandır. Doğu-İslam şiirlerinde aklı temsil eder) bile, o aklıyla, o bilgisiyle bunu görseydi benden den daha fazla deli olurdu, akılsız bir halde sevdalara dalar-giderdi.

Yoksa mermer (Beyaz, parlak, sert, sağlam ve pürüzsüz) miyim ben.
Sağır (İçi görünmeyen, donuk) mıyım ben, huyumun (Alışkanlıklarımın), tedbirimin (Önlemlerimin) kötülüğü yüzünden kuyu dibinde miyim ben?

Fakat onun Ay gibi bir yüzü var, binlerce misk (Güzel) kokuları var onda:
Bir sevdaya tutulmuş, sararıp solmuş kişi, nasıl olur da onun hevesine düşer?

Yazıklar olsun;
Can vermedim de ona ulaşmak için kol-kanat açtım, yücelere uçtum;
Uçtum da işte şimdi devletten (Tanrının yetkili kıldığı, sırlarını bağışladığı, ilmiyle kudretiyle desteklediği, yetki verdiği kişinin sözlerini doğru çıkardığı, isteğini kendi isteği olarak gerçekleştirdiği, diğer insanların kabul ederek boyun eğdiği, erdeme ve ölümsüzlüğe kavuşturmaya, insanları yönlendirme ve yöneltme makamı) oldum, yücelerden yerlere düştüm böyle.

Bir gece rüyamda gördüm:
O yüceler yücesi buyurdu ki:
Can besleyen o şaraplarla (Tanrı şarabıyla) sen, hem bizimlesin, hem ayrısın bizden.

Binlerce düzen düzer, binlerce oyun bozar;
Seninle uzlaşsa, seninle olsa bile sanma ki ona eş oldun.

Sanmazsın da ya:
Fakat sarhoşsun, o yüzden gönlün de yok, elin de, ne yaptıysan şarap yaptı demektir, şarapla ne de gençsin, ne de kuvvetlisin ya.

Şarap, aklını eritir-gider,
Seni senden alın bütün özürlerini o getirir;
Çünkü sen, şaraba gark olup (Dalmış) gitmişsin.
                      ***
DİVAN-I KEBİR 6 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Mekansızlık ülkesinde Şems Hazretlerini gören Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerinin nurlu, güzel kokulu olmasına, sırlarına aşık olduğunu, sadece görmekle yetinmeyip kendinden geçip onda var olma isteğine kapıldığını öğrendik.
2.    Yücelere uçsak, çıksak bile yere düşeceğimizi, Şems Hazretlerine can vererek onunla olmamız gerektiğini öğrendik.
3.    Tanrı şarabı canı beslediğini,  içenin yüce kişilerle beraber olabileceği gibi aşağıda olanlarla da beraber olabileceğini öğrendik.
4.    Yüce kişi ile olan ilişkide ne kadar yakınlaşma benzeşme olsa bile ona eşit olunamayacağını öğrendik.
5.    Tanrı şarabı içenin gençlik ve kuvvet bulacağını, bu sarhoşlukta güzel işler yapacağını öğrendik.
                    *
İşte böyle yaren;
Tanrı şarabının aklımızı akıcı hale getireceğini, benlik kıskacından kurtaracağını, aklın kolayca anlayamayacağı sıra dışı işler yaptıracağını öğrendik, anladık.
                     *
RAV



Popüler Yayınlar