(Mevlana Hazretleri
kendinden geçişi anlatıyor)
470. Bana
(Benim böyle söylediğimi) duyar da kızar, geç
gelirsen kimsesiz, yapayalnız kalırım;
Seviyorum seni.
Gül (Mutlu
ol, sevin) a bağ, a gül bahçesi;
Gül a selvi.
A süsen, bize, seviyorum seni de, de düşman kör olsun.
* Eski âdetine uy da gel, yanıma
otun o tatlı dudaklarım oynat Mevlana de, seviyorum
seni.
Hiçbir şeycikler bilmiyorum ben,
senin bilen, geri kalanını, sen söyle a sevgili;
Söyleyince anlatıyorum seni,
susunca da
Seviyorum seni.
İster zehir olsun, ister şeker;
Kendinden geçiş, ne de
tatlıdır:
Külahını ararsın da başını
bulamazsın;
Ne de tatlıdır kendinden geçiş.
Ağına tutuldun, kadehindeki
şarabı içtin mi, dışarı çıkmak istersin, kapıyı bulamazsın;
Ne de tatlıdır kendinden geçiş.
Korkma, adam değil misin sen;
Bir kımılda, ölmedin ya;
O altını ver gümüş bedenliye,
Ne de tatlıdır
kendinden geçiş.
Ne diye soğursun, kar kesilirsin;
Yok ol da yücel:
Varlık gamını az ye;
Ne de tatlıdır
kendinden geçiş.
Ağa tutulmuşum, ömür kadehim
dolmuş deme;
Kocalıkta yeni bir ömre dal,
ihtiyarken gençleşmeyi seyret;
Ne de tatlıdır
kendinden geçiş.
Ne diye aklın başında hay (Ey) kardeş?
Şarapla dolu denizi (Sevinçle kendinden geçiş veren büyük bir alanı) gör;
A kâfir (Kabul
etmeyen, tanımayan), Müslüman (Allah dostunun
sözüne inan, söylediğinin doğru olduğunu gör, tanı, yaşa, saklamadan söyle,
gizleme) ol;
Ne de tatlıdır
kendinden geçiş.
***
DİVAN-I KEBİR 6 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1.
Birine sevgiyle
bağlandığımız, gönül verdiğimiz zaman bu seviyorum sözünü söylememiz, yalnız
kalınca da içimizden seviyorum seni diyerek
sevgimizi aralıksız söylememiz gerektiğini öğrendik.
2.
Sevgi ile
kendinden geçişin çok tatlı olduğunu, Mevlana Hazretlerinin önemsediğini
öğrendik.
3.
Parayı sevdiğimize
harcamadan çekinmeden benliğimizi unutarak kendimizden geçmemiz gerektiğini
öğrendik.
4.
Bedenimize bağlı
oldukça, bedenimizi çok önemsedikçe yücelere gidemeyeceğimizi öğrendik.
5.
Kendinden
geçişin yeni bir hayat verdiğini, ihtiyarlıkta gençliğimizi yaşama fırsatı
verdiğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Aklımıza tamamen bağlanmadan güzelliklerin ucu bucağı
olmayan büyüklüğünü görerek içine dalmamız, sevinci, mutluluğu yaşamamız ve
bunları saklamadan, bencillik etmeden söyleyip başkalarının da yararlanmasını
sağlamamız gerektiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ