29 Kasım 2019 Cuma

DİVAN-I KEBİR 6. CİLT 370 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri aşkı anlatıyor)

370. Ömrünün boyunca gönül remzinden (Gizli ve kapalı söylememizden, işaretle anlatmamızdan) bir harfin bile kokusunu alamadın;
A Kur'an okuyan hafızsın, ehilsin (Ustasısın), ustasın ama bu, böyle.

Seni ne kadar uzaklaştırdılar da iş değirmen taşlarına mil (Çark) oldun gitti;
Şu işsizlerin işlerine (Mevlevilere) katılmaya, karşılıksız işe koyulmaya gücün yok senin.

Seni, her solukta yeniden-yeniye bir işe koşarlar;
Düzenbazlık yolunu tutarlar da kendi haline bırakmazlar.

Gâh (Bazen) ustalık sevdasına, gâh (Bazen) şehvete düşersin;
Gâh (Bazen) askere kumandan olursun, gâh (Bazen) ağalık ipiyle bağlanırsın.

Efendiler efendisi Şemseddin (Şems Hazretleri), Tebriz'den bir zekâtla canına yardım etmezse eyvahlar olsun (Kazanç sağlayamayan, yararlanamayan), yazıklar olsun canına (Üzüntü içinde bıraktığın için) senin.

Yoksul  (Allah’a muhtaç kişi) hastayı sürme tapından (Uzaklaştırma yanından), hastalığı haddi  (Sınırı) aştı çünkü;
Ne feryadı kaldı artık, ne ağlaması.

Derdinin bittiğinden susmuyor o;
Sabır-takati bitti (Olacak ve gelecek olanı telaş göstermeden bekleme, gücü kalmadı);  
O yüzden çaresiz susuyor.

Acımak, esirgemek çağı;
Ağlayın ona;
Gönül alan dostlarısınız, gönül alıcı sözler söyleyin ona.

Çünkü dostların feryadıdır hastalara sakinlik (Sessizlik, durgunluk) veren;
Sizin feryadınızdan (Yüksek sesle bağrışından) başka bir yardımcı sığmaz buraya.
                       ***
DİVAN-I KEBİR 6 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Kur’an okuyan ne kadar ustalaşırsa ustalaşsın gönülden gelen söz ve uyarılardan haberdar değilse İlahi âlemden yeteri kadar pay almamış olacağını öğrendik.
2.    Allah’tan Cebrail melekle peygamberimize gelmiş vahileri bilmek ve güzelce okuyup anlatmanın ilerisinde gönlümüzü bilmemiz ve işlevini tanımamız gerektiğini, çünkü Allah’tan uyarıcı sözlerin gönlümüze geldiğini, uyarıldığımızı, doğru işlerimizin onaylandığı, yanlış yapınca da içimize sinmeyen duygu ile haberdar edildiğimiz yerin gönlümüz olduğunu öğrendik.
3.    Halkın insanı boş bırakmayacağını, esas yapman gereken söz olmadan anlama ve karşıya iletme tadını aldırmadan kendiişlerine yarayacak davranışlara övgüler düzerek şaşırttıklarını öğrendik.
4.    Kendi halinde yaşama becerisini kazanamayan kişiyi akıllı ol diye hile ve düzenbazlık yapmasını öğütleyip zorladıklarını öğrendik.
5.    Dünyalık isteklere aşırı düşen, makam ve ustalıkla şöhret arayan kişinin yanlış arayış içinde olacağını öğrendik.
6.    Şems’i Tebrizi Hazretlerinin canına yardımını alamayanların mahrumiyet içinde dünya hayatını tamamlayacaklarını öğrendik.
7.    Şems Hazretlerine ağlayarak, gönül alıcı sözler söyleyerek acımasını ve esirgemesini sağlamamız gerektiğini öğrendik.
                    *
İşte böyle yaren;
Mevleviler feryat ederek yardım isteyeceklerini, böylece hasta kişilere sakinlik vereceklerini, böylece yardım akışını sağlayacaklarını öğrendik, anladık.
                     *
RAV

Popüler Yayınlar