(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)
36 0. Tatlarla dolu aşk zevkini
yüceliği, yeter sana;
Aşk olduktan sonra acılık,
horluk, meydana çıkabilir mi ki?
* Elif gibi (Alışma, ilişki kurma, görüşme, dostluk kurma, huy edinme
aracı olsa) hiçbir şeyin olmasa da aşkın, gene seni harflerin
başköşesine çıkarır;
Çünkü gereken şey var sende.
Ölümsüz tatlılıklar, âşıkların
gönüllerindedir;
Ağlayıp inlemeleri kem göz
değmesin diyedir.
Aşığın bedeni hastalar gibi ağlaya-inleye
toprağa düşmüştür ama Ay bile bunca tezliğiyle beraber (Süratli hareket etse bile) izlerinin tozunu bulamaz.
Aşığı, gafletlere (Dikkatsiz, endişe duymayan, vurdumduymazlığa) dalmış
gibi görürsün ama o, her solukta, akıllılıkla bir perdeyi yakar-yandırır.
Elbisesini yırtar, beden
kaftanını (Örtüsünü) yakar-yandırır;
Dostu kucaklayınca hepsinden de
soyunmuş bulunmayı ister, buna hazırlanır.
Sevgiliden başka nesi varsa
hırsızlar çalarlar ama gerçekte o işi, kendisi yapar, hırsızdan hırsızlık eden,
hırsızın malını çalan odur.
Düzenbazlıkla onları bu işle
oyalamak, onlardan ayrılmak, tek oluş evini tutmak, sevgiliyle yalnız ister o.
Senin bilgin de kat-kat aklın da;
Bunu bilemezsin sen;
O mağaranın dışındasın (Tanrı erleri gibi uykudasın), fakat gene de
mağaradayım diye sevinmedesin.
Fakat Ashabı Keyf’ten ne kadar
uzak olduğunu, onlara ne kadar yabancı bulunduğunu ansızın bir görsen canının
ödü kopar-gider.
***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1.
Aşk zevkinin
yüceliğini alan kişinin kederin, yaslılığın, değer bilmezliğin acılığının
meydana gelmeyeceğini öğrendik.
2.
Elimizde hiçbir
şey olmasa bile, aşkın insanı başköşeye çıkardığını öğrendik.
3.
Aşk sahibinin
tatlılığı gönüllerinde olduğunu, ağlamalarının, inlemelerinin bu tatlılığa
zarar gelmesin diye üstünü örtmeleri olduğunu öğrendik.
4.
Aşığı tanıyıp
bilmenin ve izini bulmanın kolay olmadığını öğrendik.
5.
Aşığı idraksiz,
bilgisiz, dalgın, uyuşuk, çevresinde olup bitenlerin farkına varmayan, sezmeyen
kişi, gözü bağlı, cahil birisi olarak kendini gösterse de her soluk alışta
aklıyla üstü örtülmüş, gizlenmiş, sırlanmış bilgileri ortaya çıkardığını
öğrendik.
6.
Aşığın sevgiliyle
buluşacağı zaman üstünde hiçbir şey olmadan dünyaya bağlayan her şeyden
soyunmuş olarak kucaklaşmaya hazır hale getirdiğini öğrendik.
7.
Aşığın
sevgilisinden başka hiçbir şeye kıymet vermediğini öğrendik.
8.
Aşığın hile
yoluyla hırsızları aldatarak onlardan ayrıldığını, birlik evini buluk sevgilisi
ile beraber olmak istediğini öğrendik.
9.
Aşkın içinde
olmayanın çok bilgili olsa bile dışta sayılacağını öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Aşk Tanrı ile ilgili bir dostluktur, Cenabı Hak her ruh
sahibine vermiştir.
Sevgi, şiddetli muhabbet, candan sevme, gönülden sevme
karşılıklarında kullanılır.
Aşkı lâhuti, aşkı ilahi, aşkı hakiki, aşkı manevi gibi
tabirlerle gerçek ve değerli olanı kastedilir.
Ölümlü, gelip geçici, kalımsız şeylere, maddi ve
nefsanî hazlara olan sevgiye sevda veya aşkı değişmeceli denilmiştir.
*
RAVLİ