(Mevlana
Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)
3450.
A dünyayı gören, canı (Kendine yaşamı sağlayan, hayat
veren, güç, dirilik sağlayanı) görmeyen, dünya dediğin, bir solukcağız
bak da gör, candan (İnsanın kendi varlığından, özünden)
ibarettir.
Dünya
dediğin bir tozdur;
Bu
tozun içinde süpürge de gizlenmiştir, süpüren de.
Haşhaş
gibi kırılıp döküldüğün gün, bu meşale (Bunun öncüsünün)
nerdendir, görürsün.
Şu
hem gizli olan, hem ap-açık meydanda bulunan aşk, kan dökücüdür, zalimdir (Acımasız ve haksız davranandır), külhanidir (Kabadayıdır, serseridir).
Onun
eliyle öldürüldün mü, yaşayışa kavuşursun;
Aşk yüzünden ölendir yaşayan.
Bir
aşktır bu ki gizli kalmasına imkân yok;
Âşık
olanın bütün sırları ortadadır.
Aşk
yoksa tat verir bir güzellik de yoktur;
Ne
de güzelliktir bu, alkış bu güzelliğe, alkış.
Her
kulağa gitmesin diye geceleri, susarak naralar atıyoruz.
Her
ham (Kaba, nazik ilişkileri bilmeyen, incelmemiş)
kişinin burnuna gitmesin kokusu diye vefa (Sevgiyi
sürdürme, sevgi, dostluk bağlılığı) tenceresinin kapağını örtüyoruz.
Nekeslik
(Cimri) değil amma şu şöhretli gül suyu da fare yuvasına
lâyık değil yani.
***
DİVAN-I
KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1. Sahip olduğumuz ve bize hayat sağlayan kaynağımız ve
değerimiz olan canımızı doğru değerlendirdiğimiz zaman; soluk almayı kestiğimiz
an sonlanan bir yapı olduğunu öğrendik.
2. Dünyanın her an ölüp yeniden dirildiğini fark ederek
tanımamız gerektiğini öğrendik.
3. Sanki kendi varlığımız diye sahiplendiğimiz
vücudumuzun hastalıkta darmadağın olduğunu, can verenden şifa istemeye
başlayacağımızı öğrendik.
4. Aşka sahip olanların hem gizli hem de açık olduklarını
özgürce kurallara kendini hapsetmeden, canı bilen ve yaşayışların sözlerinden
öğrendik.
5. Aşk yüzünden ölenin sahte yaşayıştan kendini
kurtararak gerçek yaşayışa başlayacağını, hakikati olduğu gibi gören yaşamanın
zevkine varacağını öğrendik.
6. Aşk yoksa insanın yaşam tadı da olmayacağını,
güzelliklerin zevkine varamayacağını, sanılarla, korkularla hayatını
tüketeceğini öğrendik.
7. Mevlana Hazretlerinin her kulağa anlayabileceği söz
söylediğini, Mevlana Hazretlerine gönlünü açanların bu sözü içselleştirip
yaşamına katacağını, mutluluğu bulacağını öğrendik.
8. Ham kişinin yani uygunluğa kendini hazır etmemiş kişinin
olgunların açık-anlaşılır sözlerini yeteri kadar anlayamayacağı öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Mevlana
Hazretlerini sevenin, sevgiyi ve dostluğu sürdürenlerin beslemediğini, uygun
olmayanların ise kendi haline bırakıldıklarını öğrendik, anladık.
*
RAVLİ