1400- Kişizadeysen (Soylu geçmişten
geliyorsan) ne diye menfaat (Dolaylı bir biçimde
elde edilecek kazanç) peşine düşmüşsün, menfaat peşine düşmek rezalettir
(Toplum içinde ayıplanacak duruma düşersin),
adamı rüsvây (Ayıplanacak duruma düşürür) eder,
hele Huten (Çin’deki surlara yakın Türk bölgesinin)
güzelinden bir şey umarsa (Beklerse, isterse)
insan…..
Sevgilime
yüzlerce can feda olsun, feda olsun o tacıma, sarığıma benim;
Onunla
külhana girsem cennet bile kıskanır o külhanı (Hamamın
suyunu ısıtmak için ateş yakılan yer).
O
külhan (Küllerin olduğu yer) gül bahçesi kesilir, külü, tozu süsen (Güzel
görünüşlü ve kokulu çiçek) olur, sevgilimin huyuna döner, öylesine bir
hal alır ki söylememe imkân yok, vasfa (Onu
başkalarından ayıran özelliklerine) sığmıyor ki.
Sevgilimin
buyruğuna uyayım da susayım;
Ağzımı
yumayım;
O
ipin havasıyla ip gibi oynayıp durayım.
Hiç
de bilmezdim, hiç aklıma gelmezdi ki Ay, bir şekle bürünsün de yeryüzüne gelsin
(Şems Hazretlerinin dünyaya gelmesi);
Güzelliği,
bütün Çin güzellerini ateşlere yaksın (Kıskançlıklarından
yanıp kül olsun).
Akıllara
gelir mi ki o erkek aslan, ormanlıklardan (Anlayışsız,
kaba insanların içinden) koşup
gelsin de bütün âşıkları, şu çeşit kanlara gark etsin.
Gönle;
“A
gönül!
Bir
kere daha ciğerimin kanlarına bulandın” dedim.
“
Sus!
Bir
kerecik gel de gör onun yüzünü” dedi
Yüzünden
mi bahsedeyim, huyundan mı?
Alnına
dökülen kâküllerini mi öveyim, saçlarını mı?
Sarhoş
gözlerinden mi dem vurayım, yanağını mı, alnını mı söyleyeyim yoksa?
Hâsılı
(Ortaya çıkan) tutkunum ona, o şarabın
sarhoşuyum, onunla yıkılmışım yerlere;
Gece,
seher çağına dek “Yarabbi!” Diyorum, “Yardımıma koşun ey Müslümanlar” diye feryat ediyorum.
Nerde
kâğıt?
O
güzelin yüzü gibi parlak, güneşe benzer bir resim yapayım da şu suyun, toprağın
hanümanını (Evini barkını, ocağını) ateşe
vereyim, yansın soyu-sopu (Yok olsun soyu ve hısımları).
***
DİVAN-I
KEBİR1
MEVLÂNÂ
CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul
REMZİ KİTABEVİ 93
***
Neler
öğrendik:
1.
Soylu bir kişinin
çıkar peşinde koşan bir yaşayışı rezillikle sona ereceğini öğrendik.
2.
Soylu kişinin aşk
yolundan gitmesi ve iyi bir isim bırakması gerektiğini öğrendik.
3.
Sevgili ile
beraber olunca bulunulan konum ve durumun cennetten bir farkı olmadığını
öğrendik.
4.
Sevgiliye tamamen
boyun eğip onun nazıyla ilgilenmemiz gerektiğini öğrendik.
5.
Şems
Hazretlerinin güzel olduğu halde cesur ve yiğit bir er olduğunu, toplumun onu
bozamadığını, kendi yaşamlarına uyduramadığını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren,
Sevgilinin
yüzünü görmenin her şeyden öncelikli olduğunu, yüzünde aradığımız tüm
güzellikleri görebileceğimizi öğrendik, anladık.
*
RAVLİ