18 Aralık 2014 Perşembe

DİVAN-I KEBİR 1CİLT 1380 İNCİ BEYİT

1380-  Padişahımız Tebrizli Şems belki seferden geri gelir;
Zaten onun gibi er, bütün insanlar arasında birkaç taneydi, o da gitti, Zümrüdüanka (Göklerde uçan, yüce dağlarda yaşayan kuş) gibi büsbütün kayboldu, izinin tozu bile belirmiyor.

İşte bu, kâfirlerin anlayışı şu;
(Mana padişahlarını, hakikati söyleyenleri yakınlarında olmasını istemezler)

Sabredenlerin elde ettikleri mükâfat;
İşte bu da toz toprak içinde yatanların (Unutulmadan) dirilip hayat buluşları;
Ne de güzel ümit, ne de güzel yardımcı.

Yüzlerce güneş senin yüzünü, güzelliğini görmüştür de utanmıştır.
Güneş, salkım devşirmede (Sümbüle (Başak) burcuna girmede), sense işe güce koyulmuşsun;
Gönle gelince:
Apaçık görün de anlayın diye göğüste naralar atıyor.

Her gıdada, gökteki yüce meleklerden, ey uyulan (Sevgiyle bağlanılan) tertemiz ruh!
Ey âlemlere rahmet (Suçları bağışlayan, affeden, suçlulara yardım eden) diye bir ses var.                      

Hapiste kalmış gerçeklerden bir kapı açılmada, şakayık (Değişik renkli çiçek) bahçelerine bir tazelik, bir parlaklık gelmede, kıyamet gününden önce ince, bilinmesi güç şeylere ait bir haber zuhur etmede (Ortaya çıkmada, kendini göstermede).

Ey gönül, gözle bir tuzak kur, gözün yoksa ödünç bir göz al;
Ey can herkesi çağır, her çareye başvur da sıçra, kurtul şu sudan, topraktan.

Ey can, sen tembel misin ki?
Sen büyük savaşlar aslanısın, safları bozup o sağlam kaleyi alman gerek.

Tez ol ey sevilen, ey seven, dualarımızı sen duy, dileğimizi sen ver, sesini sen duy;
Sevgili gizlendiyse, görünmüyorsa iyice bak da gör, can ona gidiyor işte.

Hünerlere sahip can, kan denizine gark olunca (Batınca) kimlerle oturmadayım, kimlerle düşüp kalkmadayım, “ Keşke kavmim bilseydi”  (Yasin suresi 27) diyor.

Diyor ki:
Selim (Doğru, dürüst, kusursuz), denize gidiyorum;
Ruhum, göğe ağıyorum;

La’lim (Parlak, renkli, değerli taşım), incilere (Zamanın değiştiremediği hakikatlere ) ulaşıyorum, ya taç olurum artık, ya yüzük taşı.
                             ***   
DİVAN-I KEBİR1
MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             ***
Neler öğrendik:
1.    Sevilen, beğenilen ayrıldığı zaman özlem başladığını öğrendik.
2.    Sevilen kişinin vücudu her nerede olursa olsun; sevenin canı tarafından arandığını, dualarla kavuşmak istediğini, onun yanına gittiğini öğrendik.
3.    Şems Hazretlerinin yerinin göklerde olduğunu, ruhumuzu göğe çevirmemiz, ulaşmak ve buluşmak için çalışıp çabalamamız gerektiğini öğrendik.
                              * 
İşte böyle yaren,
Hazreti Şems’e ulaşanların değerli hale geleceklerini öğrendik, anladık.
                                       *

RAVLİ

Popüler Yayınlar