11 Nisan 2022 Pazartesi

DİVAN-I KEBİR 7-8 CİLT 4600 İNCİ BEYİT

(Mevlâna hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)

4600. Bizi çekmek, bizi yola salmak için o varlığın temelinden çavuş üstüne çavuş (Bir işin veye işçilerin başında bulunan ve onları yöneten sorumlu kimse) gelip durmada.


Bedenine, gönlüne (Kalpte oluşan duyguların kaynağına) gelen her gam (Üzüntü), her zahmet vade (İşin yapılması veya borcun ödenmesi için tanına süre için) verilen zamanı hatırlatmak için kulaklarınızı çeker, burar.


Yarı ömrün şikayetle (Hoşnutsuzluk belirten söz veya yazı, sızlanma, sızınntı, yakınma) geçer, yarı ömrün şükürle (Mutlu bir olay veya durumdan yapılan bir iyilikleri duyulan hoşnutluğu bildirme ile).,

Övüşünü, sövüşü bırak da Makaam-ı Mahmud'a (İsra suresi 79-Övgüye değer makama) yüz tut (Yönel).


Ne olmayacak şeyle uğraşıp durursun;

Bu geldi, şu gitti dersin;

İşe iş katman (Bir şeyin içine, üstüne veya yanına, niteliğini değiştirmek veya niceliğini artırmak için bir şey eklemek, karıştırmak), pişmanlıktan (Yaptığı bir işin veya davranışın olumsuz sonucunu görerek üzüntüyü) başka birşeyi artırmaz.


Akıl (Düşünme, anlama, kavrama) bahçesine ayak bas da eminlik (Şüphesizlik) ara, kurtuluş (Bağımsızlık kazanmayı) dile;

Armud ağaçlarının altına geç, başını koy, ayağını uzat.


Sen silkmeden de yel düşürür armutları, kim ağzını açarsa ağzına düşer hem de.


Vefalı (Sevgiyi sürdüren, sevgi, dostluk bağlılığı olan) kerem (Soyluluk, ululuk, büyüklük, asillik) sahibinin verdiği rızık (Yaşam için gerkli olan ihtiyacı) budur işte;

Hem de elinden, ağzından kimsecikler alamaz o rızkı.


Öldü- gitti;

Ayakta duruşu ne kısa da secdeye kapanışı ne uzun demesinler diye

ayakta durmadayım, ölmemişim.


Zulümden (Yasaya ve vicdana aykırı uğratılan kötü durumdan) de, acıtıştan da arı olan bu rızkı anlamak için kulağını aç da terci (Tekrar) beytini dinle.


Gül gibi gülerek düştük fidandan;

Can bağışlayan padişaha da canımızı feda ettik.

                        ***

DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİNHAZIRLAYAN: ABDULBAKİ GÖLPINARLI KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385

                        ***

Neler öğrendik;

  1. Bu dünya yaşamındaki insanın kendi haline salınmadığını, doğru yola sokmak, yönlendirmek için uyarıların ve uyarıcıların gönderildiğini, bunları da yöneten, sorunmlu kişilerin dünyaya gönderildiğini öğrendik.

  2. Bedeninimize ve duygu dünyamıza duygu yoluyla gelen sıkıntıların, üzüntülerin yapmamız gereken bir işin zamanında yapılmasını sağlamak için hatırlatıcı uyarılar olduğunu öğrendik.

  3. Ömrümüzün yarısının şikayetle yarısının da şükürle geçtiğini, övgüye değer yüce makama doğru gitmeye kendimizi yönlendirmemiz gerektiğini öğrendik.

  4. Olmayacak işle uğraşmanın, kendini ve şartları zorlamanın bir kazanım sağlamayacağını, getirisinin zaman kaybı ve üzüntü olacağını öğrendik.

  5. Akılla oluşan güzellikler içinde şüpheden arınmış olarak bağımsız bir yaşamı seçen kişinin rahat ve huzurlu yaşam sağlayacağını öğrendik.

  6. Kerem sahibi kişiye sevgisini sürdürenin, sevgi dostluk bağlılığını devam ettirene kerem sahibinin ihtiyaçlarını kolayca sağlayacağı olanağı oluşturacağını, bunu da elinden kimsenin alamayacağını öğrendik.

  7. Mevlana Hazretlerinin secdeye kapandığı zaman ölü gibi hareketsiz çok uzun süre secdede kaldığını, secde ehli (Ustası) olduğunu, ölmediğini de göstermek için ayakta durduğunu öğrendik.

  8. Allah’ın verdiği hediyenin görülüp kıskanılmaması için secdede verildiğini, secdede olan kişinin bile bu hediyeden daha sonra farkına varacağını öğrendik.

                          *

İşte böyle yaren;

Can bağışlayan padişaha (Şems Hazretlerine, Mevlana Hazretlerine) canını feda edenlerin toprağa bir gül yaprağı zarefetiyle düşüp, bedenini toprağa teslim edeceklerini, Mezarda, yaşarken canını bağışladıklarının karşılayıp (Şems Hazretlerine, Mevlana Hazretleri) yalnız bırakmayacaklarını öğrendik, anladık.

                           *

RAVLİ


Popüler Yayınlar