17 Mayıs 2021 Pazartesi

DİVAN-I KEBİR 7-8 CİLT 1810 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)

1810. Özlü La’l (Kırmızı) şaraptan (Tanrı şarabından) haber var mı, yok mu? 
Gönlümüze kıvılcımlar saç.
Başımıza çık da söyle.

Gökyüzü sakıysi (İnsan ruhuna Allah’ı sevdiren, Allah nuru saçan) neşeli; 
Yeryüzü meclisinin dudakları kupkuru., 
Bu ikisinden gündüzle gece doğmuş; 
Sebebi ne? 
Söyle.

Göğün gönlünden, yeryüzünde bağlar-bahçeler, güller, yaseminler var. Fakat güz yeli de pusuda., 
Neden böyle oluyor bu? 
Söyle.

Nekeslik (Cimrilik), cömertlik., 
Hayır (İyilik), şer (Kötülük), birbirinden ayrı değil. 
Bir değil, iki değil., 
Söyle,
İki görünen nedir?

A sarhoş bülbül, karakış yüzünden ne vaktedek feryat edeceksin? 
Hay (Ey) bülbül, cefayı anış (Güçlü bir kimsenin yasaya veya vicdana aykırı olarak başkasını uğrattığı kötü durum, eziyet) yeter artık; 
Şükret, vefadan (Sevgiyi sürdürmeden, sevgi, dostluk bağlılığından) bahset.

Şu iki konaklık yolda (Dünya yaşamında) hiçbir şükrün (Mutlu bir olay veya durumdan, yapılan iyilikten duyulan hoşnutluğu bildirmen) yok ki şikayetsiz olsun; 

Yok ol (Varlığına güvenip bağlı olmaktan kurtul), yokluğa dal da (Görünmeyen fakat etkileri ile var olduğunu gösteren âleme) anlık-duruluk (Bulanıklığı olmayan, temiz, berrak) aynasını anlat.

Parça-buçuğu (Az, önemsiz olanı) bırak, tümü (Bütünü, tamamını, hepsini, eksiksiz olarak) söyle., 
Dikeni bırak, gülden bahset.. 
Onun sıfatlarından geç, zata bak, Tanrı'dan bahset.

A ekini biçilmiş (Çalışması işe yaramaz hale getirilmiş), otu yanmış-kavrulmuş, toprağı ayaklar altında kalmış adam;
Aşk sana bir tat vermez, zaten ona dayanış da yok sende.

Aşkta güvencim, dayancım, efendim benim yanımda, benimle., 
Hani kadehin dibindeki yudumcağızı istiyorsun da elde edemiyorsun ya: 
Benim ümidim (Olmasını istediğim, beklemediğimden doğan duygum), benim dileğim seninki gibi yitip gitmiyor.

A boyuna şikayet (Hoşnutsuzluk belirten söz veya yazı, sızlanma, sızıntı, yakınma) edip duran, şikayete doymadın-gitti; 

Mademki bu dükkan kira (Bir bedel karşılığında, bir süre için sahibi tarafından başkasına verilmesi) ile; 

İster hasede (Kıskançlığa) düş, ister kine (Gizli düşmanlığa); 
Faydası yok.
                        ***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN  
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
Tanrı şarabının duygularımızın kaynağına ateşlediğini, bu ateşin sıcaklığının başımıza çıkacağını, neşeli bir hale getireceğini, dünyanın verdiği dudak  kuruluğundan kurtulmak gerektiğini öğrendik.

Göğün güzelliklerinin yeryüzüne indiğini, nedenini bilemediğimizi  öğrendik.

Cimriliğin, cömertliğin, iyiliğin, kötülüğün birbirinden ayrı olmadığını, neden farklı olarak algıladığımızı bilemediğimizi öğrendik.

Mutluluk veren bir durumdan bile şikayetçi olanın dünya yaşamının kısa bir zaman olduğunun farkında olmadığını öğrendik.

Küçük parçalarla uğraşmak yerine bir şeyin bütünü, tamamından söz etmemiz, güzelliklerden bahsetmemiz, kişinin kendisinden bahsetmemiz, Allah’ı anlatmamız gerektiğini öğrendik.

Toprağa kendini bağlamış kişinin aşkın tadını alamayacağını öğrendik.

Allah dostuna aşık olmak güveniş, danayış, sözü geçen biri olmayı kazandırdığını öğrendik.   
                             *
İşte böyle yaren;
Bu dünyada verilenlerin belirli bir bedel karşılığında ve belirlenen süre içinde kullanmamız için verildiğini, bu gerçeği göremeyenlerin, anlayışı, anlama yeteneği olmayanın, akıl erdiremeyenin yaşamı boyunca kıskançlıkla, gizli düşmanlıkla, şikayetlerle uğraşacağını öğrendik, anladık.
                            *
RAVLİ

Popüler Yayınlar