6 Mayıs 2021 Perşembe

DİVAN-I KEBİR 7-8 CİLT 1700 İNCİ BEYİT

 

(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)

1700. Ömrün, kötüyle, iyiyle, hayırla, şerle yolculukta geçti-gitti; 
Hani odadan odaya, kocadan kocaya giden şaşkın kadınlar gibi.

Ona, a can elçisi dedim; 
A can ayetinin inmesine sebep olan (Fussilet suresi 39), sen, içtiğinden sun bana; 
Niceye bir bu dedi-kodu?
Dedi ki: 
Ezel (Başlangıcı belli olmayan zaman, öncesizlik) kıvılcımını ağzına götürürsen ağzını da yakar, boğazını da; 
Sonra boğazından-boğazından bar-bar (Öfkeli ve yüksek sesle) bağırırsın.

Tanrı, her yiyenin lokmasını ona göre vermiştir; 
Boğazında kalacak şeyi umma, isteme; 
Arama-arama.

Gönül de feda olsun dedim, can da; 
Can şarabı nerede? 
Ödlek (Korkak, tabansız, yüreksiz) kişilerden değilim ki hay-huydan (Kuru gürültüden) ürkeyim de kaçayım.

O şarapla (Tanrı şarabı ile) eş-dost olmadan, o şaraptan ürken (Şaşkınlık ve korku duyan) kişinin boğazı da kesilsin, ağzı da., 
Bu yolda topallıyan, sürçen (Yanlış adım atıp dengesini yitiren), düşmandır bana, düşman.

O şaraptan eli boş olan, padişahlar padişahı bile olsa bir manastırdaki sekide (Oturmak için yapılan taş ve topraktan yapılan yerde) kalakalmış eli kesik birisi sayılır.

Sus, güven, iyinin-kötünün sırrına mahrem ol (Sırdaşlık yap); 
Fakat denemediğin (Sınamadığın) kişiye de sır söyleme.

Aklım başına devşir de söyle: 
Dünyanın parça-buçuğu (Az, önemsiz) olan, nasıl olur da dünyadan dışarıya çıkabilir? 

Islaklık, ne vakit sudan kurtulabilir; 
Birincisi, ikincisinden nasıl olur da kaçar, ayrılır?

A oğul, hiçbir ateş, bir başka ateşle sönmez., 
Gönlüm aşk yüzünden kan olmuş;
Kanımı kanla yuma (Yıkama) benim.
                        ***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN  
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Fussilet suresi 39:
Ona can veren, ebette ölüleri de diriltir.
O (Tanrı), her şeye kadirdir (Gücü yetendir).

Neler öğrendik;
Şaşkın kadınların yerinde duramadıklarını, odadan odaya, kocadan kocaya gittiklerini öğrendik.

Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerinin bu duruma gelmesine sebep olan içtiğinden istediğini öğrendik. 
 
Şems Hazretleri kendi içtiğinden Mevlana Hazretlerine ikram edemeyeceğini, çünkü bunun etkilerine dayanamayacağını söylediğini öğrendik.

Tanrının yarattığı her yiyenin lokmasını, ona uygun olanı olarak verdiğini, aşırı veya başka lokma yutmaya kalkanın boğazında kalacağını öğrendik.

Mevlana Hazretlerinin korkak kişilerden olmadığını, Şems Hazretlerinin içtiğinden istediğini, bu uğurda gönlünü de canını da feda ettiğini öğrendik.

Tanrı şarabına yakın olmayan, korkan kişinin Mevlana Hazretlerinin düşmanı olacağını öğrendik.

Tanrı şarabından yoksun olan kişinin ne makamda olursa olsun kapalı alanda kalmış, bir şey yapamayan kişi olacağını öğrendik.
Her sırrı bilmeye çalışmak gerektiğini ancak daha önce küçük bir sırrı bile tutmayı başaramayanlara büyük sırlar vermemek gerektiğini öğrendik.

Küçük bir parçanın bütünden çıkamayacağını, suyun ıslatma huyundan kaçıp ayrılamayacağını öğrendik.  
                   *
İşte böyle yaren;
Ateşin ateşle sönmeyeceğini, kanın kanla yıkanamayacağını, gönlü aşkla kan olmuş kişiye düşünerek yaklaşılması gerektiğini  öğrendik, anladık.
                            *
RAVLİ


Popüler Yayınlar