1 Aralık 2020 Salı

DİVAN-I KEBİR 7. CİLT 140 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Tanrı sanatını anlatıyor)
 
140. Bal arısı onun bal denizlerinden nasıl haber aldı ki misk gibi ballarla arı sürüleri meydana geldi.
 
Bir arık ipek böceği, onun kerem mahzenine nasıl ol buldu ki bir çok ipekler dokudu, ibrişimler ördü.
 
Sedef, gözü, kulağı olmadığı halde nereden rızıklandı da inci elde etti, haznedara döndü.
 
Bir sert demir, bir katı taş parçası, ışıklara yumuşak-yumuşak ne biçim bir yol buldu da demir, taşa çarpılınca bir ışık bayrağıdır belirdi.
 
Bak da seyret, toprak yurdundan nasıl bir gül bahçesi güldü;
Zift gibi sürmeden nasıl bir kâfur meydana geldi.
 
Gaz boyaması yokken, gelin bezeyen kadın yokken gül, o rengi nerden buldu da parıl-parıl parlayıp ışıl-ışıl ortalığı parlatarak gizlilik perdesinden nasıl yüz gösterdi.
 
O işi-gücü iyi padişahın devleti, ikbali sayesinde şu bozguna uğramış ordu, üst gelmiş gibi çıkageldi.
 
Onun yüzünün, onun güzelliğinin bağında bir elma ağacı gördüm ki her elması yarılınca içinden bir huri belirmedeydi.
 
Elmanın gönlünden huri belirince gülüyordu:
Onun gülüşünden de hastaların ihtiyacı gideriliyor, hepsi sağlık elde ediyordu.
 
Sarhoşların şu varlığı, şu sarhoşluğu, şu oyunu, sanma ki üzümün özünden meydana gelen şaraptandır.
                     ***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Allah’ın var ettiği kulları için sayısız güzellikler hazırladığını, her canlıya ve cansıza güzellik sanatı ile donattığını öğrendik.
2.    Her şeyin hemen görünmeyen özü olduğunu, yeri, zamanı gelinde aşkın sıcaklığı harekete geçip öz güzelliğini eser olarak göstereceğini öğrendik.
                     *
İşte böyle yaren;
Allah’ı arayan, görmek isteyenin önce Allah’ın yaratılıştaki sanatını, düzgün işleyişini görmesi, öğrenmesi gerektiğini öğrendik, anladık.
                     *
RAVLİ

Popüler Yayınlar