3460. Haydin, bir an sonra
doğudan batıya dek bir tek aklı başında adam bulamazsın.
Bir güzelin aşkıyla, bir yanağı,
yüzü güzel dilberin sevdasıyla sarhoşluk denizine öyle bir daldılar ki.
Bu sarhoşların hay-huyunu (Boş ve sonuçsuz iş veya çaba) duyamazsın;
Bu güzellerin bir tek küpesini (Unutmaman gerek sözü) bile göremezsin.
Bu sarhoşlara nasıl olur da vehim
(Yanlış ve yersiz düşünce, kötü ihtimalleri akla
getirip tasalanma) erişebilir ki mahmurluktan (Sarhoşluk
sonrası sersemlikten) feryat (Yüksek sesle
şikâyet) etmez bunlar.
Böyle bir padişah, böyle büyük
bir sultan ki ululuğundan yüzlerce âleme sığmıyor.
Fakat atı toz kopardı mı (Hızla yol almaya başladı mı) bir atlı debdebesi (Görkemi) geliyor vehme.
Ağzını yum;
Çünkü burada tozdan atlıya fark
edecek bir tek göz yok.
Meclisimizin ışığı yok sensiz;
Zaten meclis, sensiz bir mezar
gibi.
Elbette yanılırsın, ya bizi o
yana çağırırsın;
Uzak değildir senin lütfundan (İyiliğinden, bağışından) bu.
Yaratıklar tarlası gibi, sense ilkbaharsın;
Onların özleri, seninle meydana çıkar.
***
DİVAN-I KEBİR 6 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1.
Allah dostu güzel sevgilinin aşkıyla kişinin aşk
sarhoşluk denizine dalacağını öğrendik.
2.
Bu yolculukta olanların boş ve sonuçsuz bir çaba
içinde olmadıklarını öğrendik.
3.
Aşk denizinde yanlış ve tersiz düşüncenin olmadığını
öğrendik.
4.
Şems Hazretlerinin büyüklüğünü kavrayamayacağımızı
öğrendik.
5.
Şems Hazretlerinin hızlı etkisinin olduğunu, yaptıklarını
takip edemeyeceğimizi öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Şems Hazretleri kendisine sevgiyle bağlanıp dost
olanın özünü ortaya çıkardığını, bütün varlıkların özlerini meydana çıkarıp
gösterdiğini, sanılardan kurtardığını, aklı başında, hakikati gören, hakikati
uygulayan insan haline gelmemiz gerektiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ