(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)
3430. Bir Ay (Karanlıkta kalanları aydınlatan) yüzlü, bir, Ay'ı da yakan güzel, mahmurlukla dolu Mirrih (Merih-Mars-Kızıl gezegen)(Güçlü, öfkeli, sert, atak, girişken, dengeli bakan) gözler.
Canlar (Mevleviler),
yüzüne karşı hayal;
Dünya, atının nalında bir toz.
Atının nalından kopan tozdan,
ova-ova güzeller, güzel yüzlüler bitmede.
Aklım, yavaş-yavaş at sürmeye
koyuldu, kuş gibi başımdan uçup gitti.
Benden başka bir şeycikler
sormayın;
Yalnız şunu biliyorum:
Orada yüzlerce kişi bir pula
sayılmıyor.
O suyum ben ki aşk kumu içti
beni;
Ne kumu?
Kıyısız, bucaksız bir deniz.
Tebriz şehrinde demişsin ki:
Tebrizli Şemseddin'in elinde bir
lale gibi güzelleştim ben.
Bedenin burada ama gönlün
cayırlıkta- çimenlikte:
Avlanma kaydında oldukça avlarlar
seni.
Bedeninle, kamış gibi belini
bağlamışsın, bundasın;
Fakat içyüzde, yel gibi kararın yok.
Bedenin, dalgıcın elbisesi gibi
toprak üstünde;
Sense balık gibi denizde
gitmedesin.
***
DİVAN-I KEBİR 6 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1. Baktığı kişiyi etkileyen, aşk öğreticisi Şems Hazretlerini bütün
Mevlevilerin sevdiğini, o nurlu yüzün hayalini görmek istediklerini öğrendik.
2.
Şems Hazretlerinin nur yüzlü insanlar yetiştirdiğini
öğrendik.
3.
Şems Hazretlerinin götürdüğü aşk ülkesinde çok insanın
hiç değerinin olmadığının görüleceği yer olduğunu öğrendik.
4. Şems Hazretlerinin öğretisiyle insanların güzelleşeceğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Şems Hazretinin asilliğini, yüceliğini, büyüklüğünü ve
bunların gerektiği davranışları yaptığını bilenlerin bedenleri dünyada olsa
bile gönüllerinin yüce denizlerde balık
gibi hareket edeceğini Mevlana Hazretlerinden öğrendik, anladık.
*
RAVLİ