(Mevlana Hazretleri
Şems Hazretlerini anlatıyor)
3020. Fakat aşkının sırrı (Aklın erişemediği, açıklanamayan ve çözülemeyen gizli kalanı),
bir şekerkamışlığıdır (Öz suyunda şeker olan) sanki:
Hurmalıklar var orada, arı-duru (Çok temiz, berrak) sular, dereler akmada.
Şeker dudaklılar (Sevimli, cana yakın ve güzeller), Ay (Parlak) yüzlüler, ellerinde kadehler, bekliyorlar;
Hangisini dilersen buyur, getir
deyiver hemen.
Her la'l dudaklıdan bir öpücük
alıyorsun;
Sanki yoksulsun, onların la'l
dudakları da zekât veriyor sana.
O satrancı kazanırsan Şah’sın;
Fakat nerde o gizli devlet (Tanrının yetkili kıldığı, sırlarını bağışladığını, ilmiyle
kudretiyle desteklediği, yetki verdiği kişinin sözlerini doğru çıkardığı, isteğini
kendi isteği olarak gerçekleştirdiği, diğer insanların kabul ederek boyun
eğdiği, erdeme ve ölümsüzlüğe kavuşmaya, insanları yönlendirme ve yöneltme
makam)?
Çünkü mat olmuşsun (Oyunda yenilmişsin) sen.
Efendiler efendisi (Buyruğu yürüyen, sözü geçen, görgülü, nazik, kibar)
Şemseddin (Şems Hazretleri), canlar bağışlayan
bir denizdir;
Sen şu devlet denizinde bir
çalılık-çırpılıksın (Çok zayıf, gövde oluşturamamış
birisin).
O, ne de padişahtır, ne de
güzeldir, ne de benzeri yoktur;
Dağınık canlar, onun yüzünden bir
araya gelmiş, derlenmiş- toplanmıştır.
Tebriz'de ondan bir habbe (Tahıl tanesi) elde ederse o haznelerden (Hazinelerden) ne eksilir ki?
Binlerce zahidin (Kendini Allah’a adamış), binlerce işi-gücü düzgün
kişinin kanı, senin yüzünden mubah olmuş-gitmiş;
O güzel, her şeyi mubah (Dini bakımdan yapılmasında sakınca olmayan, yapılması günah
veya sevap olmayan) saymada.
Nasıl bir Ka'be'sin ki hacıya can
bağışlarsın sen;
Nasıl bir devletsin ki her umanı
(Bir şeyi olmasını isteyenin, bekleyenin) muhtacı
(Gereksinim duyanı) devlete ulaştırırsın sen.
Zuhal (Satürn)
yıldızına bile baş eğmeyen başlara (Akmak, cahil,
pinti, korkak, cimri, tembel, kafasız, yalancı, fenalık yapanları bu kötü
durumdan kurtaracak) taçsın (Değiştirip
düzelten, yol gösteren, aydınlatan, soylu hale getiren, güç veren sensin),
seninle övünür o başlar.
***
DİVAN-I KEBİR 6 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1.
Şems
Hazretlerine sevgiyle bağlanıp dost bilenin, dostluğunu devam ettirenin bu
dünyada cennet hayatı yaşamaya başlayacağını öğrendik.
2.
Şems
Hazretlerinin devlet sahibi olduğunu, istediği gibi davranma yetkisine sahip
olduğunu Mevlana Hazretlerinden öğrendik.
3.
Şems
Hazretlerinin kader yazgısını iyiye döndürecek yetki sahibi olduğunu öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Ana rahmine düşen çocuklara Zühal (Satürn yıldızı)
şans olursa, onun tabiatı ve vasıfları o çocuğa, Allah’ın izniyle, aynen geçer
ve o karakterle doğduktan sonra kendisinde bu vasıfların görüldüğü tecrübe ile
belli olmuştur.
Zühal yıldızının tabiatı son derece
soğuk ve kurudur.
En büyük uğursuz olarak tanınır.
Ona bakmak keder ve üzüntü vericidir.
Ona bakmak keder ve üzüntü vericidir.
Ahmaklık, cahillik, pintilik, korkaklık,
cimrilik, tembellik, kafasızlık, yalan ve fenalık, bu yıldızın
tesirinde olanlarda olur.
(Marifet name-Erzurum Hasan kaleli İbrahim Hakkı Hazretleri
4.cilt.alıntı)
*
RAVLİ