(Mevlana Hazretleri
Şems Hazretlerini anlatıyor)
2860.
A Ay (Karanlıkta kalanları aydınlatan Şems Hazretleri),
cilvelerinle (Büyük istek ile ortaya çıkan hayranlık ve
heyecanlarınla) gece-gündüz, Zühre gibi (Güzel yüzle,
sevimlilikle, yumuşaklıkla, incelik ve zerafetiyle, neşeli ve istekli güzel
huyuyla) cenk (Kanuna benzeyen, kucakta çalınan
telli çalgı) çalmadayım.
Her solukta yüz binlerce parça-buçuk
(Parça-parça, azar-zar, oradan-buradan),
kırık-dökük (Çürük, değersiz) şey, adeta
canlanıyor.
Neden şu dönüp duran gökyüzü, gök
renkli elbise giymiş?
Evet, cilvelerinle (Büyük istek ile ortaya çıkan hayranlık ve heyecanlarınla)
böyle bir kemer kuşanır (Bir dileğinin gerçekleşmesi
amacıyla kutsal olduğuna inanılan güce hizmet için kendini hazırlar) ancak.
Neden her akşam şafağın (Güneş doğmadan az önce beliren aydınlık) yüzü
kırmızıdır?
Cilvelerinden (Büyük istek ile ortaya çıkan hayranlık ve heyecan)
ciğer kanına (Bordo rengine) boyanır da ondan.
Yıldız, Ay'ın cilvesini (Büyük istek ile ortaya çıkan hayranlık ve heyecan)
arar-durur;
Ben der, senin cilvenle (Büyük istek ile ortaya çıkan hayranlık ve heyecan)
göze-görüşe sahip oldum.
Senin gibi bir güzelin
bulunmasına imkân yok, öylesine güzellik ancak senin cilvendeki (Büyük istek ile ortaya çıkan hayranlık ve heyecandaki)
sırdan (Aklın erişemediği, açıklanamayan veya
çözülemeyen şey) meydana gelmede.
Cilvenle (Hoşa gitmek için yaptığın davranış, kırıtma, naz ile) âşıklar,
öylesine toplanmışlar ki iğne yordamı (Deliği kadar)
kadar olsun, bir yer yok.
Aşk âleminde, cilvelerinle
binlerce, coşkunluk (Büyük istek ile ortaya çıkan
hayranlık ve heyecan) kopsa, binlerce fitneler (Karışıklık,
kargaşa) doğsa (Ortaya çıksa) şaşılmaz da
şaşılmaz.
Her solukta bir perde (Görüşü, ışığı engel, bir şeyi gizlemek için konulan örtü
pencereye) asmasaydın insan, senin cilvenle uçar-giderdi.
Bütün âlem, gaflete (Çevresinde olup bitenlerin farkına varamamak durumuna)
düşmeseydi eğer, cilvenle (Büyük istek ile ortaya çıkan
hayranlık ve heyecanınla) alt-üst olurdu.
A Tebrizli Şems, deli-divane gibi
ne diye damın, kapının çevresinde (Büyük istek ile
ortaya çıkan hayranlık ve heyecanlarınla) dönüp durmadayım?
Senin cilven(Büyük istek ile ortaya çıkan hayranlık ve heyecanın) yüzünden.
* A canım benim, sırrımı(Aklın erişemediği, açıklanamayan veya çözülemeyen şeyi)
masal gibi söyleme;
Duymuşsundur;
Meclisler, eminlikle durur denmiştir.
* Duymuşsundur;
Din (İnanılıp
çok bağlanılan düşünce, inanç, ülkü), öğüttür (Yapılması
veya yapılmaması gereken şeyler için söylenen sözlerdir);
Öğüt nedir?
Aradan çıkıp gitmek (Kişisellik yerine dini öğütlerin esas almamız ve
davranışlarımıza yansıtmamız gerekli).
* Duymuşsundur;
Ayrılık azaptır (Büyük sıkıntı, eziyet);
Ondan (Dini
öğütlerden) ayrılmak, yalım-yalım alevlenmiş (Kendi
kendini yakan) bir ateştir.
* Kaybettiğinize tasalanmayın (Üzülmeyin) demiştir ya;
Tuzak (Güç
ve tehlikeli bir duruma düşürmek için düzen kurmak için harcadığın ve uğraşın)
zahmetine (Yorgunluğuna) değmez yem (Elde edeceğin kazancı karşılamaz).
* Tanrı, uzlaşmak hayırlıdır
buyurmuştur ya:
At şenili (Utanç verici, alçakça, çirkin, kötü) olayı, unut
geçenleri.
* Hadi, kalk, gerçekten Allah
çağırıyor;
Gariplikten vazgeç, tut evin
yolunu.
* Bırak hırsı (Sonu gelmeyen istek, aşırı tutkudan vazgeç), yoksulluk
(Yalnız Allah’a muhtaç olarak yaşamak) övüncümdür
denmiş:
Ne diye bu, ayıp geliyor sana?
* Rabbime konuk olurum sözü, yolu
açmıştır; (“Sakının, bir günün orucunu öbür güne
ulamayın, siz bu hususta bana benzemezsiniz.
Ben, Rabbime konuk
olurum da Rabbim beni doyurur, suya kandırır. İbadetle gücünüz yeterince
direnin” (Hadis Cami 1 s.97)
Ne olurmuş bir kuru ekmek eksik
olursa.
* Rabbi tecelli etti dağa (Belirmiş, görünmüş, ortaya çıkmış) denmiş;
Bir dağdan da aşağı değilsin ya;
Oku bu ayeti
kendine, masal sanma bunu.
***
DİVAN-I KEBİR 6 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1.
Mevlana
Hazretleri Şems Hazretlerinin sır sahibi oluşundan, varlığını belli eden fakat
görülmeyenleri ve bunların etkilerini anlattığından kendisine hayranlıkla güçlü
sevgi ve saygı duyduğunu, hep yanında olmak istediğini, öğrendik.
2.
Mevlana
Hazretleri kendi bilgisini, Şems Hazretlerinden aşırdığı bilgileri bizim
yararlanmamız için şiirsel bir üslupla sunduğunu, bizim de kendisini örnek
alarak onun yolundan kendisine ulaşmamız, dostlarını tanımamız gerektiğini
öğrendik, anladık
*
İşte böyle yaren;
Allah’ın kalbimize gönlümüze tecelli edebileceğini,
bizim kalbimizi ve gönlümüzü pisliklerden temizleyip misafir ağırlayacak hale
getirmemiz gerektiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ