(Mevlana Hazretleri
aşıkları anlatıyor)
2230. Serkeş (Dik başlılık ederek Musa’nın
peygamberliğini kabul etmeyen) Firavun'a ejderhayız (Büyük yılan), Musa’ya ise sopayız iş-güç göreniz.
* Himmetle (Çalışmayla, emekle, gayretle) Nemrud'ların kanlarını
dökeriz;
Sivrisinek gibi arıklığımıza (Zayıf, cılız, sıska olduğumuza) bakma bizim.
O aslanın elindeyiz, ağlıyoruz,
ama aslanlara da üstünüz, fillere de.
Deve gibi eğri-büğrü yaratılmışız
ama deve gibi Kâbe’nin yoluna düzülmüşüz, gidiyoruz.
İki günlük devlete (Dünya isteklerini elde etmeye) gönül bağlamadık;
Ölümsüz devlete erdik (Elimizden gitmeyecek kazanıma ulaştık), o sayede
muradımıza (İsteğimize, dileğimize) kavuştuk
biz.
Güneşle Ay gibi hem yakınız, hem
uzak;
Aşkla gönül gibi hem gizliyiz,
hem apaçık.
Kanlar içen zalim aşkın köpekleri
için, kan gibi tağardayım (Küpün içindeyim) ben.
Susma vaktinde balık gibi,
susmadayım;
Söyleme vaktindeyse tozsuz bir
Ayım ben.
O şaraptan nasıl yok olup
gitmişim, bilmiyorum;
O mekânsız güzellik yüzünden nerdeyim,
bilmiyorum.
Bir zaman, denizin dibine düştüm;
Bir zaman da güneş gibi doğayım.
***
DİVAN-I KEBİR 6 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1.
Allah
dostu âşıklarının zayıf, cılız, ağlamalı görünmelerine aldanmamak gerektiğini,
onlara sahip olan, isteklerini kendi isteği olarak kabul eden Allah’ın kudreti
olduğunu öğrendik.
2.
Allah
dostu âşıklarının cesur olduklarını, yanlışı kim yaparsa yapsın karşı durmaktan
korkmadıklarını öğrendik.
3.
Allah
dostu âşıklarının yaşantılarının söz ve davranışlarının doğru veya düz olmayan
görüntüleri olsa da Allah’ın emrettiği yönü değiştirmediklerini, hedefe
herkesin anlayamayacağı bir biçimde gittiklerini öğrendik.
4.
Allah
dostu âşıklarının geçici dünya mutluluklarına bağlanıp yoldan kalmadıklarını,
ölümsüzlüğe kavuştuklarını öğrendik.
5.
Allah
dostu âşıklarının sevdiği saydığı, önem verdiği aşık olduğu kişi ile mesafeli
bir yakınlık içinde hem açık hem gizli ilişki içinde olduklarını öğrendik.
6.
Allah
dostu âşıklarının aşka kendisini sunduğunu, susmak gereken yerde susup
konuşmadığını, söz söylemek gerektiğinde karanlıkta kalmışlara ışık olup
yollarını aydınlattıklarını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Mevlana
Hazretleri aşkın sarhoşluğu içinde bizlere Şems Hazretlerinden aşırdığı sırları
ve kendi elde ettiği sırları verdiğini, değişmez hakikatleri yararlanmamamız
için bağışladığını öğrendik, anladık.
*
RAVLİ