(Mevlana Hazretleri
aşkı anlatıyor)
2110. Gamının (Üzüntümün) mermer gibi (Beyaz,
parlak, sert, sağlam ve pürüzsüz) bir yüreği var;
Fakat o mermerden yüzlerce inci (Şekli değişmeyen mücevherler) elde ederiz biz.
O taştan yetmiş kaynak coştu mu,
bardağa, testiye, sağrağa (Büyük kadehe)
sarılalım artık.
En aşağı kaynağı, apaydın gözdür,
onun ışığından yüzlerce, aydınlık elde edelim.
Padişah oğlu olduğumuz halde
içten anlaşmamız yalnız dıştan birbirimizi bilmemiz yaraşır mı?
Ev kuşu gibi ne vakte dek yem
toplayacağız?
Su kuşlarıysak ne oldu denize ki hurdayız
biz?
A ev kuşu, yürü-git, o denizde
nasılız biz;
Sen ne bileceksin?
Aşka düşmüş âşıkları kınama;
Şöyleymişiz, yok, böyleymişiz;
Sana ne?
Böyle de olsak, öyle de olsak, ne
olursak olalım;
Amansız bir aşkın tuzağına
tutulmuşuz biz.
Ne diye bilgisizlikle üstümüze
yürüyorsun;
Gökyüzünü bile böyle koşturan biz
değil miyiz?
Şaşılmaz bizi ısırırlarsa,
çekinirlerse;
Ateş görmüşüz, somun (Ekmek) gibi pişkiniz biz.
***
DİVAN-I KEBİR 6 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1.
Aşığın
üzüntüsünün bile temiz, sağlam ve pürüzsüz olduğunu, kalbini bozmayacağını,
üzüntüden yüzlerce şekli değişmeyen dersler alıp kendini geliştireceğini,
olumsuz gözükeni olumlu hale sokacağını öğrendik.
2.
Aşığın beyaz, parlak, sert, sağlam ve pürüzsüz
kalbi üzüntü ve sonuçlarından ders alıp bu yolda olanlar faydalansın diye
yetmiş çeşit kaynak oluşturup faydalandırdığını öğrendik.
3.
Aşığın
en aşağı kaynağının kişiyi karanlıktan, çıkmazdan, karışıklıktan, bilinmezlikten kurtaran aydın göz
kazandırdığını, bu aydın gözün ışığından yüzlerce kolay anlaşılacak çözümlerin
çıkacağını öğrendik.
4.
Âşık
kişiyi dıştan tanımanın dıştan anlaşmanın istenilen faydayı sağlamayacağından
içten de tanıyıp anlamak, anlaşmak gerektiğini öğrendik.
5.
Bilgi
biriktirip evde kendimizi hapsetmenin yeterlilik olmadığını, imkânı olanın yola
çıkması Allah’ın sanatını görüp derinlemesine bu sanatı tanımamız gerektiğini
öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Allah’ın
sanatını görenlerin Allah dostlarının da bu sanat içinde ne yaptıklarını görüp
bileceklerini, bu kişilere aşık olacaklarını, buna göre davranışlarını
oluşturacaklarını öğrendik, anladık.
*
RAVLİ