3 Eylül 2019 Salı

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 6150 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri aşkı anlatıyor)

 6150. Önüme hangi şekil çıksa onda, ressamı (Resmi yapanı) görüyorum;
Leylâ'nın (Sevilenin) aşkıyla Mecnûn (Seven) gibi dönüp duruyorum.

Başlarıyla oynayanların (Ölümü göze alanların) sayvanına (Önü açık, direkler üzerine oturmuş, üzeri örtülü, evlere bitişik yere) baş bile sığmıyor;
Benimse başım dönmüş  (Gözüm kararmış), özrüm var (Suç-kusuru gözükeni elimde olmadan yaptım), sarıksız dönüyorum (Bir şeyi temsil etmeden kendi etrafımda geziniyorum) ben.

Ateşe atılıp kolunu-kanadını yakan pervane (Kelebeği) değilim;
Padişahın pervanesiyim, ışıkların çevresinde dönüyorum ben.

Ne diye sus, daha az böyle diye dudağını ısırıyorsun;
Sözün çevresinde dönüp duruyorum ya;
Bu da senin yüzünden, bu da senin düzeninden zaten.

Gel a Tebrizli Şems, akşam kızıllığı gibi ne diye kaçarsın?
Akşam kızıllığı gibi ben de senin güneşinin peşine düşmüşüm;
Şu ülkelerde dönüp gezmedeyim.

Yüzüne and olsun ki böyle bir yüz görmemişim ben;
Halktan duyduğum güzellik nerde, sen nerdesin;
Hiç ona benzer misin sen?

Şu dünyada böylesine bir bağ, ne yetişmiştir, ne yetişir;
Böylesine bir meyveyi ne dünyada derip devşirmişim, ne uyanıkken.

Bir baba duası değil, yüzlerce peygamber duası almışım ki böylesine bir devlete kavuştum, böylesine bir bahta (Gelecekteki olayları kaçınılmaz bir biçimde belirleyen ilahi iradenin insan ve toplum için çizdiği yaşayış biçimine, kadere, talihe) ulaştım.

Bir gün gökyüzünden duydum;
Senin gamınla yanıyorum, bu yanışın yüceliğinden de döne-döne belim bükülmüş diyordu.

Düşünce, bana diyor ki:
Onun aşından (Pişirdiklerinden) hüner (Beceri isteyen ustalık, beceriklilik) öğrendim;
Dostun adaletiyle kilit olmuşum, lütfuyla (Önem verilen, sayılan birinden gelen iyilik ve yardım ile) anahtar (Kilitli kapıları açan) kesilmişim.
                         ***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Tutkulu bir sevgiyle yapılan işin yapanını görmemiz tanımamız gerektiğini öğrendik.
2.    Ölümü göze alarak güzeli, bu güzelin yapıcısını arayanın kavrama ve anlama yeteneğinin büyük olduğunu öğrendik.
3.    Mevlana Hazretlerinin dikkatli olduğunu, ateş ile ışığı birbirinden ayırdığını, ışığın peşinde ve etrafında olduğunu öğrendik.
4.    Sözün özünü bilen ve söyleyen Şems Hazretlerinin çok söz söylediği için Mevlana Hazretlerine kızdığını, bunun sebebinin de Şems Hazretlerinin daha açık konuşmadığından olduğunu öğrendik.
5.    Mevlana Hazretlerinin Şems Hazretlerini takip ederek Şems Hazretlerin ışık aldığı güneşinin peşine düştüğünü öğrendik.
6.    Şems Hazretlerinin yüzünün çok güzel ve nurlu olduğunu, halktan buna örnek olacak hiç kimsenin olmadığını öğrendik.
7.    Şems Hazretleri gibi donanımlı ve faydalı bir kimse yetişmemiş olduğunu, çok özel bir kişiliğe sahip olduğunu öğrendik.
8.    Mevlana Hazretleri yüzlerce peygamber duasının bereketiyle Allah’ın yetkili kıldığı, sırlarını bağışladığı, ilmiyle kudretiyle desteklediği, yetki verdiği kişinin sözlerini doğru çıkardığı, isteğini kendi isteği olarak gerçekleştirdiği, diğer insanların kabul ederek boyun eğdiği, erdeme ve ölümsüzlüğe kavuşturmaya, insanları yönlendirme ve yönetme makamına ulaştığını öğrendik.
9.    Mevlana Hazretlerinin çalışmalarından, yaptığı işlerden gökyüzünün bile başının döndüğünü, belinin büküldüğünü öğrendik.
                    *
İşte böyle yaren;
Şems Hazretlerinin sırlarıyla beceri isteyen ustalığa ulaştığını, hem kilit hem de anahtar olarak düşüncelere yol verdiğini veya yabancının girip alamayacağı bilgilere engel olduğunu öğrendik, anladık.
                     *
RAV

Popüler Yayınlar