(Mevlana
Hazretleri nefsi anlatıyor)
2920.
Gece geldi, bizler-benler yok oldu gitti;
O
uyumayan kişininse ancak Tanrı’yla buluşacağı çağ geldi.
Özler,
beden samanıyla karıştı, fakat beden uyudu mu taneler samandan arındı.
Hintliler,
beden çadırını süpürdüler;
Türk,
halveti gördü de çadıra girdi.
Dünya
dedikodularını su aldı götürdü;
Padişahlar
padişahının konuşma vakti geldi.
Tebrizli
Şems, ortaya geldi mi anlam ehlinin sözü kısaldı gitti.
Sabah
çağı geldi çattı, a genç, hadi kalk;
Yükünü
bağla, kervana yetiş.
Kervan
gitti, sen gafletle (Dikkatsizce) uyumuşsun,
ziyandasın, ziyandasın, ziyanda.
Ömrünü
suçlar işleyerek yitirme de cennetlerde ter ü taze (Çok
taze) kal.
Şom
(Uğursuz) nefsini öldür, o, senin şeytanındır;
Onu
öldür de huriler, yeninden-yakandan baş çıkarsın.
Şom
nefsini adamakıllı (Gereğinden çok, iyice bir güzel,
bir temiz) öldürdün mü yedinci kat göğün üstüne bas ayağını.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Gece uyuduğumuz
zaman bizler-benler kalmayacağını öğrendik.
2.
Allah’ı veya
Allah dostunu görmek için bekleyen kişinin Allah’ın huzuruna kabul edilecek
olgunluğa geldiğini uyanıkken benleri-bizleri kendinde
bırakmadığı zaman olduğunu öğrendik.
3.
Her zaman dünyada
sapla samanın birbirine karışık olduğunu, yani insanın gıdasıyla hayvanın
gıdasını birlikte olduğunu görüp anlamamız gerektiğini öğrendik.
4.
Şems
Hazretlerinin bir konuda sözü olduğu zaman anlam ustalarının sözlerinin çok
azalacağını öğrendik.
5.
Ömrümüzü yatmakla
geçiremeyeceğimizi erken kalkarak yolcuysak yolumuza, işimiz varsa işimize
erkenden başlamamız gerektiğini öğrendik.
6.
İhtiyaç dışı
isteklerimizin uğursuzluk oluşturacağını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Nefsi
tanımamız, iblis ile ilişkisini anladığımız zaman uğursuzluk kaynağını yok
edeceğimizi, yücelerde ebedi kalacağımız yurtlar bulacağımızı öğrendik,
anladık.
*
RAVLİ