(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini
anlatıyor)
3700.
Canım, aşk şarabının ışıklarından bir yudumcuk içti de ağırlıklarını attı, aşk
göğünde uçmaya koyuldu.
Canım,
kanıncaya dek (Doğruluğuna inanana, isteğime doyuncaya
kadar) bile-bile aşkında uçtukça uçtu;
Kör
bile ona ulaşsa gözleri açılır, iyileşir.
İki
dünyada da eşi görülmemiş bir dolunaya aşığım, gerçekten de canım, eşi
görülmemiş bir aşkla tutuldu.
Canımda,
mal-mülk hevesi yok;
Onun
aşkıyla varını-yoğunu attı;
Nesi
varsa ona saçtı-döktü.
İstek
gemileri, yücelik, devlet denizlerinde akıp gideli bir gün bile durmadan hep
onu gezdirmede.
Canıma
nazarı değdi de öldürdü onu;
Üstünlüklerini,
yaptığı iyilikleri sayıp dökmeye başlayalı üstünlükleri, iyilikleri çoğaldıkça
çoğaldı, aciz kaldım saymadan.
Aşkına
yardım edenler, canımın düştüğü işle ilgilendiler; yükünü hafiflettiler de
canım, helak (Yok) olduktan sonra kurtuldu,
muradına erdi.
Ah,
bir büyük, bir yüce sevgilinin aşkından neler geldi canımın başına, neler;
Onu
övdükçe o övüşler, gene de hor-hakıyr (Aşağıda) kaldı,
onun yüceliğine ulaşamadı gitti.
Gayb
kitabında onun yaptığı işler okuduğundan beri insan elden giden vuslat (Sevgili ile buluşma) zamanını düşünür de
buluşacağından yeise (Umutsuzluktan doğan karamsarlığa,
üzüntüye) düşer, ümidini keser adeta.
Canım,
geçmiş zamandaki buluşmaları gördükçe açılır, ferahlar;
Sonra
gelecek günleri düşününce geçmiş, gözüne görünmez olur.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Tutkuyla sevilen
Allah dostu karşısında, onun ışığıyla sarhoş bir hale geleceğimizi öğrendik.
2.
Allah dostunu
kendine sevgili edinmiş kişinin ona gönlünü verdiğini, canına ulaşmaya
çalıştığını öğrendik.
3.
Gerçek bir Allah
dostu sevilmesi, ona sevgili gibi davranılması gerektiğini, kendi nefsimize
göre Allah dostu diyerek sevmemizin yanlışlara götüreceğini öğrendik.
4.
Allah dostunu ne
kadar övsek az olacağını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Gerçek
Allah dostunu bulup sevenlerin geçmiş değil, geleceğin getireceği güzellikleri
düşündüreceğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ