2300. (Mevlana Hazretlerinin Tebrizli Tanrı Şems’inin özelliklerini
anlatımı)
Perdenin (Odaya giriş
kapısının) kenarından onlara (Tebrizli Tanrı
Şems’i) bir baksa merhaba diye nice aşk naraları duyulur.
Göğsü, gökyüzüne bir nur salmak, bir ışık vermek
istemişti, fakat Tûrusîna’ya benzeyen göğsü, göklere bile sığmadı ki.
Şu coşup kaynamada dört unsur da tencereye benziyor;
Ne ateşte bir karar
var, ne toprakta, ne suda
bir sükûn var, ne havada.
Gâh toprak, hevese düşer de yeşillik elbiselerine
bürünür;
Gâh su, bu sevgiyle hava olur, yücelere ağar.
Su, kızılboyalara boyanır, âdeta ateş kesilir;
Ateş de aşkla şu boşlukta hava olur gider.
Dört direk, dört unsur, satranç taşı gibi hane-hane
yürür gider.
Fakat bu, o padişahın
aşkıyladır, sizinki gibi oyun olsun diye değil.
A hiçbir şeyden haberi olmayan, yürü, apaydın suya
ulaş da o arılık (Temizlik, günahsızlık), o
aydınlık, seni bulanıklıktan, tozdan-topraktan kurtarsın, arıtsın (Temizlesin, saflaştırsın).
Çünkü su, temizliği, arılığı arar;
Bu temizlik de ışık denizine kavuşmakla olur ancak.
Tanrıdan ayrı olmayan insandan yüz çevirdin mi
Şeytan gibi Tanrı elinden taş-topaç (Taş gibi
sertleşmiş toprak) yersin.
Evet, insan Tanrı değildir amma Tanrının olagelmiş
bir âdetidir bu, ululuk sırlarını insanda belirtmiştir o.
***
DİVAN-I
KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul
REMZİ KİTABEVİ 93
***
Neler
öğrendik;
1.
Şems Hazretlerinin
selamını her duyanın, kendisini görenin ona âşık olduğunu öğrendik.
2.
Yerin ve göğün
Şems Hazretlerine âşık olduğunu ve böylece şekilden şekle değişerek
temizlendiğini, güzelleştiğini, yararlı bir hale geldiğini öğrendik.
3.
Tanrıdan ayrı
olmayan kişinin güzel ve faydalı olacağını, bir deniz olacağını, ışıkla
temizlenmiş olacağını öğrendik, anladık.
4.
Allah dostundan
ilgiyi kesenin Şeytan gibi Allah’ın huzurundan kovulmuş olacağını öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Allah’tan ayrı olmayan, benliğini yok ederek Allah’ta
var olan Allah dostu insanlarda; Allah’ın büyüklüğünün sırlarını
görebileceğimizi öğrendik, anladık.
*
RAVLİ