28 Kasım 2015 Cumartesi

DİVAN-I KEBİR 2 CİLT 1220 İNCİ BEYİT

1220. İster yücelerde ol, ister aşağılarda, varlığı (Önemli, yararlı, değerli olmayı), sarhoşluğu  (Allah’ı ve dostlarını çok sevmekten oluşan mutluluğu) dile (Arzu et, iste);

Bu baht (Gelecekteki olayları kaçınılmaz bir biçimde belirleyen ilahi iradenin insan ve toplum için çizdiği yaşayış biçimi) ne yücelere vakfedilmiştir (Verilmiştir), ne aşağılara.

Sus, bu hisse (Pay), şu kıssaya (Ders alınması gereken anlatıya) sığmaz;
Yürü, gözünü yücelere dik, onun (Allah’ın) Ay gibi yüzünü seyret.

Varlık yurdunu (Önemli, değerli, yararlı yeri) zevkten (Düşünülmesinden, elde edilmesinden oluşan hoş duygudan) başka bir şey bilme ey can;

Bu tatlı nükteyi (Herkesin anlayamayacağı ince manayı) canında sakla ey can.

Çünkü arazı (Var olması için bir şeye muhtaç olan) da, cevheri (Başkasına muhtaç olmadan kendiliğinden var olan) de zevk meydana getirir;
Babayla ananın zevki bu dünyaya konuk etti seni ey can.

Nerde bir zevk varsa orada iki kişi vardır, gelip birleşirler;
O iki bedenin birleşmesinden bir zevktir, meydana gelir ey can.

Her duygu, bir duyulana çifttir, onunla birleşmiştir;
Her akıl, bir akıllıya eştir, onun üstüne titrer durur ey can.

Ey duygu (Kendine özgü bir ruhsal hareket ve hareketlilik meydana getiren kuvvet), seni duygu olarak yaratana eş olur (Allah’ın duygusu ile kendi duygunu eşleştirirsen) da başkalarından kesilirsen sultan olursun ey can.

Halktan gelen zevk (Düşünülmesinden, elde edilmesinden oluşan hoş duygudan), beden varlığını meydana (Vücudumuzu önemli, yararlı, değerli duruma) getirir;
*Hak’tan gelen zevkse gönlü, canı meydana getirir ey can.

Nerde o göz ki görsün;
Her yana perdeler salınmış;
Her zerre, gizlice eşiyle birleşmiş ey can.

Âşık da güzelle birleşip kaynaşmış, zahit de;
Zevkten varlık âlemine de sığmıyor, mekân âlemine de ey can.
                          ***   
DİVAN-I KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                            ***
Neler öğrendik;
1.    Nerede ve ne konumda olursak olalım Allah’ın kullarına yücelere çıkması için yolu açık tuttuğunu öğrendik.
2.    Yücelerde her insanın payı olduğunu, buraya ulaşıp kaderimizi ilahi iradenin değiştirmesi için uğraşı vermemiz gerektiğini öğrendik.
3.    Aşağılarda göreceklerimizin başka, yücelerde göreceklerimizin farklı olduğunu öğrendik.
4.    Varlığımızın geçici olmayan zevke ulaştırmamız, eminlik yurdunda yer edinmemiz gerektiğini öğrendik.
5.    Zevkin tek kişinin kendi kendine oluşmasından olmadığını, iki kişinin birleşmesinden, birlik olmasından, değerlerini ortak oluşturmalarından meydana geldiğini öğrendik.
6.    Zevkin olduğu yerde iki kişi olduğunu, iki kişinin birleşmesinden zevkin meydana geldiğini öğrendik.
7.    Duygumuzun da ikinci tarafı olduğunu, onu bulup birleştirmemiz gerektiğini öğrendik.
8.    Canın canı, kişinin başka bir kişiyi aradığını, aklın başka bir akıllıyı aradığını, en iyi arayışın yaratanı aramak olduğunu öğrendik.
                             *
İşte böyle yaren;
Yanlış seçenekleri tercih etmemizin ve ona bağlanıp sahiplenmemizin, sonra da onun savunucusu olmamızın görüş ve düşüncelerimize perde oluşturduğunu, ansal körlük (Gerçeklerle yüz yüze gelmeye karşı gösterilen direnç) ve sağırlık (Duyduğunu değerlendirmeden yok saymak) oluşturduğunu öğrendik, anladık.

Allah’ı sevmenin oluşturduğu hoş duygunun Allah’ın bize hediyesi olduğunu, oluşan bu zevkin de gönlümüzü ve canımızı meydana getirdiğini öğrendik, anladık.
                               *

RAVLİ

Popüler Yayınlar