8 Kasım 2015 Pazar

DİVAN-I KEBİR 2 CİLT 1030 İNCİ BEYİT

1030. (Mevlana Hazretlerinin Şems Hazretleri ile konuşması)
Davaya burhan (Kanıt) gerek, böyle bir davaya da burhan (Kanıt) göster dedin;
İstediğinden daha aydın bir burhan (Kanıt) sana;
Meyhanenin deliliyim, burhanıyım (Kanıt) ben.

Altınım, gümüşüm gitti amma yasemin bedenli bir güzelin göğsüne dayandım, onun kucağındayım.

Malım-mülküm yok amma meyhanenin (Tekkenin) varı-yoğu kesildim.

Ey canıma can olan saki (İnsan ruhuna Allah’ı sevdiren, Allah nuru saçan), yıkık gönlümün mumusun (Aydınlık verenisin) sen;
Yıkık gönlümü bir gör-gözet, meyhanede (Tekkede) düşüp yıkılmışım ben.

Seni bu yıkık yere şeytan düşürmüş dedin;
Fakat meyhanenin (Tekkenin) şeytanında bile melek güzelliği var.

Sustuğum zaman meyhane (Tekkenin) küpüyüm, söz söylemeye koyuldum mu meyhane kapıcısıyım ben.

Canına and (Allah şahit) olsun, bugün de seninle hoşum, yarın da;
Burada da senin yüzünden şekerler saçıyorum, orda da.

Gönül, senin şarabını içmiş de evden çıkıp yollara düşmüş;
Bizde gönül yok, gönül seninle;
Fakat gene de hem bizimle, hem bizde değil.

A gönül, bildiğin, tanıdığın o yere doğru akıp gitmedesin;
Dilediğimiz, istediğimiz şu;
Bari (Hiç olmazsa bir kere) bizden de oraya selam götür de, de ki;

Biz, zamanını bekliyoruz, gönülse daima seninle, senin yüzünü görüp durmada;
Hem huzura, rahata kavuşmuş, hem coşup köpürmede, kavgalara, gürültülere dalmada.

Senin şarabından, senin rüzgârından şu gönül, dalgaya döndü, coşunca da hoş, alçalınca da;
Yücelince, yükselince de güzel.
                          ***   
DİVAN-I KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             ***
Neler öğrendik;
1.    Mevlana Hazretlerinin söz ve davranışlarının kanıt niteliğinde olduğunu öğrendik.
2.    Rahata ve huzura kavuşmak isteyenlerin, duygu ve düşüncelerini güçlü bir tepki ile dışarı vurmak isteyenlerin, kavgadan gürültüden korkmayanların Hazreti Mevlana’ya tutkulu bir sevgi ile bağlanmasının, bu yolda hizmet etmesinin gerektiğini öğrendik.
                                  *
İşte böyle yaren;
Şems Hazretlerini sevmenin, ona bağlanmanın, büyük ve ulu kabul etmenin insana eminlik verdiğini, hoşluk oluşturduğunu, ağızlara tat verdiğini, yaşamı anlamlı kıldığını, sıradan bir insan olmaktan insanı çıkardığını öğrendik, anladık.
                               *

RAVLİ

Popüler Yayınlar