1070. Gönül, bu tez canlılığı (Çabuk ve süratli hareket etmeyi) onun aşk ateşinden
öğrendi;
Göğüsten uçup gitmeyi;
Hemencecik sıçrayıp kaçmayı ondan belledi (Öğrenip akılda tuttu).
Yürü, bil ki âşıkların mezhebi, âşıkların
yolu-yordamı başkalarının yolunun yordamının, başkalarının gidişinin tam
aksidir (Zıddıdır);
Çünkü onların gösterişi, yalanı bile doğruluktan,
lütuftan (Karşılıksız iyilikten), ihsandan (Bağış olara verilenlerden) iyidir.
Âşık için olmayacak şey yoktur, onun suçu bile
sevaptır, zulmü (Yasaya veya vicdana aykırı olarak
uğrattığı kötü durum ) bile adalettir (Ona uygun
olanı vermektir), bühtan edişi (Kasıtlı ve
asılsız suç yüklemesi) bile lütuftur (Karşılık
beklenmeden yapılan iyiliktir), keremdir (Büyüklüktür,
soyluluktur, ululuktur, asalettir).
Âşığın sertliği yumuşaklıktır, ateş-gedesi (Ateşe tapanların ibadet ettikleri yer) Kâbe’dir;
Güzelin sançıp (Sapladığı)
batırdığı tiken bile gülden, reyhandan hoştur.
Güzel yüzünü ekşitti mi bu hal, şeker çiğnemeden de
tatlı gelir insana;
Sıkıldı usandı mı sanki insanı öpüyormuş,
kucaklıyormuş gibidir.
Vallahi usandım senden derse bu söz, Hızır’ın ebedi
yaşayış kaynağından coşan abıhayattır (Ölümsüzlüktür)
sana.
Hayır, olmaz, dedi mi bu sözünde binlerce evet, olur
sözü gizlidir;
Yabancı davranışı bile kendisinden geçmişlerin
mezhebince (Anlayışı, görüşü, öğretisi) bildik
davranıştır.
Küfrü baştanbaşa iman olmuştur, taşı tamamıyla
mercan kesilmiştir;
Nekesliği (Cimriliği)
tümden lütuftur (Karşılık beklenmeden yapılan iyiliktir),
ihsandır (Bağışlamadır, affetmektir),
suçu-günahı yarlıgamadır (Sevdiği ile bir araya gelebilmesi
için onu daha önce sevdiğinin yanına ve hizmetine sokar), bağışlayıştır.
Beni kınar da iğri (Eğri)
bir yol tutmuşsun dersen ne yapayım, ben can verdim de onun kaşının tuttuğu
yolu aldım, o yola yollandım.
Bu yoldan sarhoş olduysam işte sustum, yumdum
dudağımı;
Sen apaydın (Çok kültürlü,
bilgili) gönlü al ele, ötesini bırak, ne varsa at gitsin.
***
DİVAN-I
KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul
REMZİ KİTABEVİ 93
***
Neler
öğrendik;
1.
Gönlümüzün
vücudumuzda kalmaması gerektiğini, canlılığı, uçup gitme ve geri dönme yeteneği
olduğunu öğrendik.
2.
Hakka âşık
kişinin sıra dışı davranışlarının olduğunu, sıradan kişilerin anlamakta zorluk
çektiklerini, âşıkların iyi sonuçlar oluşturan sözler ve davranışlara sahip
olduklarını öğrendik.
3.
Âşık kişinin
kovmasına aldırmadan yakınlaşmayı ısrarla istememiz gerektiğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Gönlümüzün
edinilecek bilgilerden daha bilgin, karışıklardan, çıkar yönlendirilmelerinden
temiz temel yapıda olduğunu, dünyalık isteklerle gönlümüzü doldurmanın yanlış
olduğunu öğrendik, anladık.
*
RAVLİ
