14 Ağustos 2015 Cuma

DİVAN-I KEBİR 2 CİLT 200 İNCİ BEYİT

200. (Mevlana Hazretleri özelliklerini anlatıyor)
Canım efendim, bizi artık bu çocukluktan kurtar, ihtiyaçtan dadıya-tayaya (Çocuklara) hizmetten halas et (Kurtar).

Biz gamlara düştük de eşe-dosta sarıldık, ey tef, sen de candan, gönülden feryat et, ey ney, inle, feryada gel.

Ey gönül, sen güzelsin, o Husrev’in (Ölümsüz ruhun) yüzünden büsbütün güzelleş;
Eğer tatlı bir Husrev’sen  (Ölümsüz ruhsan) Şirin’in (Sevilenin) Husreviysen aşka düş de Ferhat (Seven) kesil.

Rezil-rüsva olmak istemiyorsan bir öğüt dinle benden:
Ben afyon küpüyüm (Alışkanlık, bağımlılık yapan çok özellikleri içimde barındıran biriyim), sakın açma kapağımı.

İstersen beni ateşlere sal;
Ateş ne yapabilir bana?

Ben, gönülleri bile yüzlerce ateşe saldım, yaktım-yandırdım, oralarda bile yüzlerce kavga-gürültü çıkardım.

Gökyüzü baştanbaşa baş olsa, toprak tamamıyla ayak kesilse (Yeryüzü gibi olsa) ne ona baş korum (Saygı gösteririm) ben, ne buna ayak basarım (Üzerinde hareket ederim).

Ey sahibimizin küpündeki arı-duru şarabın sakisi (Tertemiz, saf biçimde Allah sevgisi ver, Allan nurlarını saç), sun bir sağrak (Çokça ver), şükretmek, daha ziyade yaraşır bize.

Dünya ateşimizin ışığıyla aydınlandı;
Dolunay, saki (Allah’ı sevdiren, Allah nuru saçan) bize, Ülker (Yıldız topluluğu) de kadehimiz.

Aşk inancım, yalnızlık bağım-bahçem.
Yalım-yalım (Alev-alev) yanan ateş, kadeh arkadaşım, gül bahçesi de bizim zevk-neşe yerimiz.

Kimde aşk varsa bu meclis, yeri-yurdu onun;
Kimde akıl varsa kaçsın bizden, nerde o, nerdeyiz biz.
                          ***   
DİVAN-I KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             ***
Neler öğrendik:
1.    Ölümsüz olan ruhu, ölümsüzlüğe ulaşmış ruhları gönülden severek güzelleşmemiz gerektiğini öğrendik.
2.    Mevlana Hazretlerinin çekici bir güce sahip olduğunu, Hazretle tanışanda alışkanlık yaptığını, bir daha ayrılmamak üzere gönül bağı kurulduğunu öğrendik.
3.    Mevlana Hazretlerinin yerinin gönüllerde olduğunu, onu gönülde bulabileceğimizi öğrendik.
4.    Yücelere giden doğru yolun akılla bulunamayacağını, akılla gitmek istese bile yarı yoldan döneceğini ancak aşkı olanın bu yolu bulabileceğini, yardım edileceğini, yolu tamamlayıp sonra kendisine açılan yoldan sonsuza kadar gideceğini öğrendik.
                                  *
İşte böyle yaren;
İçinde Allah aşkı olanın yeri ve yurdunun Mevlana Hazretlerinin bulunduğu yüce âlemdeki topluluk olduğunu, Hazreti Mevlana’ya bu toplulukta ulaşabileceğini, görüşebileceğini, eteğinden tutup elini öpebileceğini, yüzünü, hakikatini görebileceğini öğrendik, anladık.
                                  *

RAVLİ

Popüler Yayınlar