13 Ağustos 2015 Perşembe

DİVAN-I KEBİR 2 CİLT 190 İNCİ BEYİT

190. Şu toprak döşemeyi (Ayağına serilmiş, üstüne basıp geçeceğin insanı) sevindir, aydınlat;
Şu gök kubbeye bir başka güneş göster.

Canları (Mevlevileri) yol bilir, kılavuzluk eder bir hale getir, madenleri altınlarla doldur;
Bir deprem ver de denizi coştur, köpürt.

Güneş bile senin devletinin (Sahip olduğun etkili olanakların), ikbalinin (Yüksek makamının) gölgesine sığınır;
Evet devlet kuşunun (Sansın, talihin) gölgesine sığınmaktan başka bir yol mu vardır ki?

Canım efendim, kötü düşünceli öze, o kötü düşünce, noksan olarak yeter;
Aciz (Güçsüzlük, beceriksizlik), miskin (Zavallı) sevda (Aşırı ve güçlü istek), sevdada aciz ve miskin (Güçlü sevgi ile bağlanılana karşı acınacak durumda ) olanındır.

Hem rahmet sahibi (Suçları bağışlayan, affeden, acıma ile davranan) Tanrının rahmetisin (Tanrının verdiği görev ve yetkileri yerine getiren) sen, hem mehlemsin (Yaraları iyileştiren ilaçsın), hem derman (Güç verensin), hekimcesine (Uzman doktor gibi) o safrayı bastıran (Sıkıntıyı, tedirginliği, rahatsızlık veren her ne ise gidermek için) ilacı sun bize.

Gül bahçesinin bülbülüsün, hayırlı kişilerin sakisisin (Allah sevgisi verenisin, Allah nuru saçanısın);
Hem sırlara baş verirsin sen, hem başsızsın, ayaksızsın sen.

Yarabbi!
Neler var sende, lütfunla (İyiliklerinle, bağışlarınla) bir baharsın sen, granit taşları, kayaları bile işe-güce sokarsın sen.

Bir nurdur, parlatırsın;
Bir fitnedir, koparırsın, hem de öylesine bir fitne ki, öylesine bir kavga ki yüzlerce tufan bile onu yatıştıramaz.

Ey Ay yüzlü, hoşlar geldin, Safalar getirdin;
Ey cana neşeler veren, neşelerle gel;
Sen zaten hep böyleydin, dilerim, sağ oldukça da hep böyle ol.

Ey her neşenin sureti (Görünüşü, biçimi, yolu, tarzı, resmi, yüzü, çehresi, algılanan yönü), cisme, şekle bürünmüş hali, sen gönlümüzde bir anışsın (Düşündüğümüzsün, hatırladığımızsın, özlem duyduğumuzsun), ey tüm aşkın sureti (Görünüşü, biçimi, yolu, tarzı, resmi, yüzü, çehresi, algılanan yönü), daima gönlümüzde ol. 
                          ***   
DİVAN-I KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             ***
Neler öğrendik:
1.    Seven kişinin sevdiği karşısında güçsüz, beceriksiz, acınacak bir halde, sevdiğinden bekleyiş içinde olması gerektiğini öğrendik.
2.    Mevlana ve dostlarının sevgilisi olan Şems Hazretlerinin Mevlevilere ışık olduğunu, yollarını aydınlattığını, sırlar verdiğini, Mevlevileri başkalarına yol gösterecek, yollarını aydınlatacak özelliklerle doldurduğunu, bunu iyiliği sevdiğinden, acıdığından, kollama ve koruma gücünün yüksek olmasından olduğunu öğrendik.
                                  *
İşte böyle yaren;
Mevlevilerin gönüllerinde yer etmiş, ismi hatırlanınca, ismi anılınca insana sevinç geldiği Şems Hazretlerin bizlere tanıtan Mevlana Hazretlerine sonsuz teşekkürler ederiz.
                                  *

RAVLİ

Popüler Yayınlar