1530- Marifet (Hiç kimsenin
yapamadığını yapan usta) atına binmiş, İbrahim Edhem’e bak, o padişah
bile tahtını, tacını feda etmiş gitmiştir.
O
(Allah) eşi bulunmayan tek güzel o şaraptan (Aşktan) bir yudumcuk putun mayasına damlatır da kâfir,
o kara taşın sevdasıyla imanını rehin eder.
Ben
o meyhanenin (Âşıkların bulunduğu yerin) sarhoşuyum;
Kuşlar
gibi hiçbir tuzağa kanadımı rehin etmedim, yalnız o tek inci tanesinin tuzağına
düşmüşüm, onun (Şems Hazretlerinin) tuzağına tutulmuşum.
Malımı
(Kıymetli gördüğünü) rehine koydum (Sonra geri almak koşuluyla verdiğini geri alamayacağım)
diye neden titremedesin, onun için canından bile geç;
Can
rehin olmuş ne çıkar, keşke yüzlerce canım olsaydı da ona rehin etseydim.
Abû-
Bekr (Ebubekir Hazretleri) başını, Ömer oğlunu,
Osman ciğerini, Abû-Hurayra da tağarcığını ( Aklını,
hafızasını, geçmişte olanları hafızada tutma gücünü) rehin etti ona (Hazreti Peygambere).
Onun
padişahlarla bile muamelesi buyken yoksulun, şarap (Aşk)
için bütün halkı rehine koymasına ne diye şaşıyorsun?
Sus,
bülbüllüğü bırak da gül bahçesine gel, seyret;
Bülbül,
gülüp duran güle kanatlarını da rehin etti, başını da.
Sırları
bilen bir (Aşk) sarhoş(u)
gördün mü bil ki onun sarhoşudur o.
Gönlü diri biri var gördün mü bil ki o var
etmiştir onu.
Neşelerle,
çalgıyla, çağanakla dopdolu, geceyle gündüzün farkında olmayan bir baş gördün
mü bil ki o başı o kaşımıştır, o.
Dünyadakiler
hep birbirinin zıddıdır, birbirinin kanına susamıştır, hepsi şer (Kötülük, fenalık) peşindedir, savaştadır, fakat
ayağımızı bağlayan heybeti yüzünden bahsetmeye imkân yok ki.
***
DİVAN-I
KEBİR1
MEVLÂNÂ
CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul
REMZİ KİTABEVİ 93
***
Neler
öğrendik:
1.
İbrahim Edhem
hazretlerinin sultanlığı bırakarak Allah aşkını tercih ettiğini öğrendik.
2.
Allah aşkının bir
damlası bile inanmayan insanı inanan hale getirdiğini öğrendik.
3.
Hazreti
Peygambere aşkları yüzünden kiminin canını, kimi evladını, kiminin sağlığını,
kiminin de aklını feda ettiğini öğrendik.
4.
Hazreti
Peygambere feda edilen her ne ise onun misliyle daha güzelinin, daha
kuvvetlisinin geri verildiğini ve üstelik elden hiç gitmeyecek malı olacak
kazanımlar sağladığını öğrendik.
5.
Lafla uğraşıp kendini
Peygambere, Allah dostlarına feda eden güzellerin kazanımlarına bakmamız
gerektiğini öğrendik.
6.
Allah’a sarhoşu
olanlar, yani sevgiyle bağlanıp kendinden geçercesine yaşam sağlayanların
vücutlarının ölü, gönüllerinin diri olduğunu öğrendik.
7.
Sevinç içinde
isek, gözüken bir sebep yoksa bunun Allah’ın bize sunduğu kendi şarabından bir
damla olduğundan meydana geldiğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren,
Kendini
dünya işlerine kaptıranların farkında olarak veya olmayarak birbirine zarar
verecek davranışlarda savaşlarda bulunacaklarını öğrendik, anladık.
Allah’ı
ve dostlarını seven kişinin dünyanın karışık ve kirli işlerinden arınacağını,
vicdan azabından kurtulacağını, aşk yolunu izleyerek hem bu dünyada hem de
ahrette sevinç içinde sevdiği kimselerle birlikte yaşayacağını öğrendik,
anladık.
*
RAVLİ