23 Eylül 2014 Salı

DİVAN-I KEBİR 1 CİLT 530 İNCİ BEYİT

530-  O kavga beyine söyle:
Sarhoşlar selam ediyorlar sana.

O kargaşalığa, o sevdaya söyle:
Sarhoşlar selam ediyorlar sana.

Ey yüzünü görünce Ay’ın bile utandığı güzel,
Sarhoşlar selam ediyorlar sana.

Ey gönlün rahatı, huzuru,
Sarhoşlar selam ediyorlar sana.

Ey canın canına can olan,
Sarhoşlar selam ediyorlar sana.

Ey bunca güzellik, bundan öte de daha yüzlerce güzellik,
Sarhoşlar selam ediyorlar sana.

Orda (İlahi âlemde) bir kişi bile yok ki kendinde olsun,
Sarhoşlar selam ediyorlar sana.

Burada (Dünyada yaşayan) bir tek sarhoştan başka sarhoş yok,
Sarhoşlar selam ediyorlar sana.

Ey dileklerin dileği (İstenilenin kişinin de istediği),
Sarhoşlar selam ediyorlar sana.

Kaldır yüzünden o perdeyi,
Sarhoşlar selam ediyorlar sana.

Âşıklara, mümkünü yok, hiç kimsenin öğüdü fayda etmez.
Aşk öylesine bir sel değildir ki biri çıksın da önünü kesebilsin.

Sarhoşun zevkini (Hoşa giden veya çekici bir şeyin elde edilmesinden, düşünülmesinden doğan hoş duygu, haz) aklı başında olan asla anlayamaz.

Kendisinden geçenin (Kendini hiç düşünmeyip sevdiğini düşünen) kapısındaki toprağın (Seven insanın) değerini, akıllı kişi asla bilemez.

Âşıkların, gönül meclisinde içtikleri şaraptan bir koku duysalardı (Doygunluk veren coşkuyu, duygusal ve manevi sevinci bilselerdi) padişahlar bile padişahlıktan bezerlerdi (Bıkıp usanırlardı).

Husrev, padişahlığına Şirin için veda etti.
Ferhad da onun için dağa külünk (Taşkıran balyoz) vurmada.
                                 ***   
DİVAN-I KEBİR1
MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             ***
Neler öğrendik:
1. Aşkın hiçbir verdiği sevinci, coşkunluğu aklın tarif edemeyeceği kadar geniş, derin ve etkili olduğunu öğrendik.
                                  *
İşte böyle yaren,
Âşıklar görünüşte perişan olsalar bile sevinç içinde ve sevdikleriyle beraber olduklarını, yalnız olmadıklarını, sıradan insanların ulaşamayacağı yüce yerde ruhlarla birlikte yaşadığını, ebedi olarak ait olacakları bir toplulukla beraber olduklarını öğrendik, anladık.
                                  *

RAVLİ

Popüler Yayınlar