450-
(Şems Hazretlerine hitap) Hayır, olsa-olsa sen
hiçbir kayıtla bağlanmayan bir padişahsın, Tanrı ülkesinin beylerbeyisin,
yaratıcının has çırağısın, bütün afsunlara (Büyülere)
boş vermedesin (Hakikat adamısın).
Seni
tanıdım tanıyalı nice devlet atı sürdüm de sonucu kendimi dertlerden dışarı
attım, korkulardan kurtuldum, emniyet yurduna yerleştim.
(Seni tanımakla mutluluğu, gönül zenginliğini, talihli bir
yaşam yolunu, korkulardan arınmış güvenli yeri, inançlarıma güvenmenin
doğruluğunu anladım, şüphelerim kalmadı ve o yere yerleştim)
Her
an yeni bir canım ben, her-dem (Daima, her zaman)
başka bahçeye (Güzelliklerin bir arada olduğu yere)
gidiyorum, bana el attın mı ne elim kalıyor benim, ne gönlüm.
(Benimle ilgilendiğin zaman; ben senin etkinle güzel
değişimlere kolayca, tereddütsüz uğruyorum)
Ne
gökyüzünü bilirim, ne Süha yıldızını.
Ne
kumaş bilirim, ne pahasını (Değerini, fiyatını, ederini).
Hiçbir
şey bilmem amma Ay parçası güzelim, şunu bilirim ki sen benim rahatımsın,
huzurumsun.
(Senin yanında rahat ve huzurluyum)
Ey
insanların da rızkını (İhtiyaçlarını) veren,
meleklerin de;
Ey
şu düşünen gökyüzünün mili (Aşağı âleme, yani dünyaya gelip
konuk olmuş); bu kadar güzellikle, bu kadar alımla tutup konuğu gönlünden
çıkarasın, imkân yok buna, hâşâ (Olmaz böyle şey).
(Gökyüzünden inip misafir olmuş kişinin gönlümüzden
çıkartmamamız imkansız.)
Ne
güzel andır o an ki selvi boylum, yeşillikte (İlahi
âlemde) yeşerip gelişmişsin, ben de onun önünde sevgi yeliyle söğüt gibi
titreyip durayım;
Lale
kanla yıkansın, nergis hasretle bakakalsın, gonca başından külahını atsın,
süsen süsenliğinden geçsin.
Ey
kerem ( Büyüklük, ululuk, soyluluk, asalet)
meclisinin sakisi (Sarhoşluk sunucusu), senin
sarhoşunum, senin perişanın (Seni sevme yüzünden
acınacak duruma geldim ).
Ey
gül bahçesi, ey İrem bağı, bugün konuğum senin.
Şuh
gözlerime bak, meyhaneden sarhoş gelmiş, âşıkların kanlarını dökmek için
eteğini beline çemremiş (Toplamış).
(İşe başlamak için hazırlık yapmaya başlamak)
O
güzeller güzeli and içmiş, şu şarabı (Sarhoş edip
kendimizden geçirmeyi) boyuna (Devamlı)
sunacağım, ne baba, ne ana, bir tek akıllı bırakmayacağım.
***
DİVAN-I
KEBİR1
MEVLÂNÂ
CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul
REMZİ KİTABEVİ 93
***
Neler
öğrendik:
1.
Şems
Hazretlerinin asil ruhunun İlahi âlemde yetiştiğini, bu dünyaya ait olmadığını,
dünyada bir müddet konuk olduğunu, Mevlana Hazretlerinin bunu anlayıp bildiğini
öğrendik.
*
İşte
böyle yaren,
Asil
kişiyi hiç unutmamamız, aklımızdan, gönlümüzden hiç çıkartmamamız gerektiğini
öğrendik, anladık.
*
RAVLİ