(Mevlâna hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)
6500. A her çekinen, sakınan kulun can sakıysi (İnsan ruhuna Allah'ı sevdiren, Allah nuru “Aydınlık, ışık, iyilik, yardım, bağış, bolluk, az maldan çok yararlanmak, kalpte oluşan duygu kaynağı ile bilmek, Allah'ı hakkıyla tanımak bilincini” saçan), erler gibi sen de o arı-duru şarabı (Tanrı şarabını) döndür (Bittikçe doldurarak), sun (İkram et) herkese.
Canı da düşüncelerden satın al, gönülü de.,
Çünkü canlara, kayıtsız-şartsız buyruk yürütürsün sen.
Cennet yüzün (Güzel yüzün ortaya çıkıp), bir görünürse ne cehennem kalır, ne cehennemde bir kötü kişi.
Bizden kaçarsan önümüzdeki sensin..
Yook, tutar da biz senden kaçarsak koşar, ulaşırsın bize.
Işık da senin yüzünden şaşırmış-kalmıştır, karanlık da..
Tanrı nuru musun (Allah nuru; Aydınlık, ışık, iyilik, yardım, bağış, bolluk, az maldan çok yararlanmak, kalpte oluşan duygu kaynağı ile bilmek, Allah'ı hakkıyla tanımak bilincin saçan mısın) sen, yoksa Tanrı mısın?
Geceyle gündüzün arasında bir fark kalmadı,,
Çünkü senin alemindeki Ay, Ne batıdadır, ne doğuda.
Yüzlerce yalvarışla mahmura (Sarhoşluğun sebep olduğu sersemlik içinde olana) şarap (Sersemlikten kurtaracak sabah şarabı) sunarsın.,
Bu çeşit esirgeyici bir sakıyyi (İnsan ruhuna Allah'ı sevdiren, Allah nuru saçanı) kim görmüştür?
Söz şarabını sun (Müjdeli sözler söyle de) da oynat onu.,
O şarabın ateşiyle kerpiç bile söze gelir.
Mademki Tanrı saf kişi (İyi nitelikleri kendinde toplamış kimseyi) istemede;
Doğru bir öz, saf bir gönül (Kalbinde oluşan duyguların kaynağı temiz, katışıksız yerden olanı) dilemede.,
A gönül, akıllı olmaya kalkışırsan ahmaksın (Aklını gereği kullanmıyorsun).
Gönülle can, düşünceyle huzur buluyorsa ne diye sarhoşluğa koşar, müziğe
sarılır?
***
DİVAN-I
KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN HAZIRLAYAN: ABDULBAKİ
GÖLPINARLI KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
Allah'a saygısızlık etmekten çekinen, Allah'ın yasakladıklarından kendini kurumaya çalışanı Tanrı şarabı içirerek sarhoşken Allah'ın aydınlığını, ışığını, iyiliğini, yardımını, bağışını, bolluğunu, az maldan çok yararlanmayı, kalbinde oluşan duyguların kaynağı ile bilmeyi, Allah'ı hakıyla tanıma bilincini vermeyi Mevlana Hazretleri Allah'tan ve Allah dostu Şems Hazretlerinden istediğini öğrendik.
Canımızı düşüncelerden kurtarması, kalbimizde oluşan duyguların kaynağını Şems Hazretlerinin satın almasını Mevlana Hazretlerinin istediğini öğrendik, anladık.
Şems Hazretleri güzel yüzünü gösterdiği zaman sıkıntılı yerde bir kişinin bşile kalmayacağını öğrendik.
Şems Hazretleri kaçsa bile izinden gidileceğini, biz kaçsak bile bizi yakalayacağını öğrendik.
Şems Hazretlerinin Allah'ın gücünü kullanacak yetkili olduğunu, bu olanların Allah'tan mı yoksa Şems Hazretlerinden gözüktüğünü ayırmakta güçlük çekildiğini öğrendik.
Şems Hazretlerinin ışığında doğu-batı, gece-gündüz olmadığını öğrendik.
Şems Hazrettleri Tanrı şarabıyla sarhoşluğunun sersemliğinde olana daha da Tanrı şarabı vererek ayılttığını öğrendik.
Şems Hazretleri Tanrı şarabıyla sarhoş ettiği gibi, sarhoşluğun verdiği sersemlikten kurtaran sabah sarabı sunarak kendine getirdiğini öğrendik.
İnsana Tanrı katından gelen müjdeli mutluluk veren sözlerin kişiyi oynattığını öğrendik.
Allah'ın iyi nitelikleri kendisinde toplamış kişiyi istediğini, o kişide özünün, duygularının temiz kaynaktan beslenen olmasını dilediğini öğrendik.
Duygularla akıllı olunamayacağını öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Kalpte oluşan duygular ile canımıza düşüncenin katılmasıyla ruhsal yönden rahatlaymıyorsak ne sarhoşluğa ne de müziğe yönelmeyeceğimizi, öğrendik, anladık.
*
RAVLİ
