(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)
1110. Senin (Şems Hazretlerinden) korkundan susan, eşek (Kaba ve anlayışsız) bile olsa pek akıllıdır doğrusu.
Senin için hünerlerinden vazgeçen kişi, gerçekten de pek hünerlidir.
Kendimi gölge gibi önünde (Yere) attım;
Senin önüne düşmek, büyük bir düşüştür.
* Çünkü senin Bağdat'ında büyük bir adalet, büyük bir insaf, senin Semerkant’ında pek tatlı bir şeker var.
Şeker bağışın tamahlandırdı (Doyum hale soktu) beni;
Bu kul (Sevgiyle bağlanmış, dostluk gösteren), pek kanaat (Elindekinden hoşnut olan, yetinen, fazlasını istemeyen doygunluk) sahibidir ama gene de ümide düştü işte.
Beni yakınımdan da keskin, uzaklaştığım kişilerden de;
Çünkü gönlüm, adamakıllı sana bağlı.
Sus a aşkın oğlu;
Sözde büyük bir oğul sayılır ama sen, aşk gibi sus.
Tebrizli Şems'in özengisine (Hayvana binerken ayağını bastığı altı düz demire) yapıştım;
Çünkü Şems'in özengisi, büyük bir altın (Geçerli para) yurdu.
Şekerler yağdıran o eşsiz güzel nicedir;
Gözün, yüzün ışığı ne haldedir?
Nasıldır o gammaz bakış acaba;
Ne âlemdedir o düzenbaz saçlar acaba.
***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1. Şems Hazretlerinden saygı bakımından korkup çekinmenin akıllı bir davranış olacağını, onun önünde veya karşı durmanın akılsızlık olduğunu öğrendik.
2. Şems Hazretlerinin hassas, etkili ve sert olduğunu bilerek gönlümüzü bağlanmamız, davranışlarına benlik açısından bakarak uzaklaşmamamız, uzlaşma konumumuzu değiştirmememiz gerektiğini öğrendik.
3. Şems Hazretlerini sevmek, gönülden bağlanmanın küflenmeyen, çürümeyen, her yerde geçerli kazanım birikimini sağlayacağımızı öğrendik.
4. Şems Hazretlerinin acı sözlerinin bile sonuçta ağız tatlılığına kazanım sağlayan sonuçlar verdiğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Şems Hazretlerinin eşsiz bir güzelliğe, ışıklı bir göze, sırlar söyleyen ağza, nurlu bakışlara, sahip olduğunu, her zaman özlemle aranan olduğunu Mevlana Hazretlerinin anlatımından öğrendik, anladık.
*
RAVLİ
