(Mevlana Hazretleri
Şems Hazretlerini anlatıyor)
1060. * Ca'fer-i Tayyar'ın (Savaşırken kollarını
kaybeden, kolları yerinde kanat çıkıp cennete uçan kişi) canı gibi
gökyüzünde, Nesr-i tâir'i (Uçan akbaba kuşu-Batı yönünde
görülen parlak bir yıldız. Kartal burcunun T şeklindeki yapısında iki hattın
birleşme yerinde bulunan bu burcun en parlak yıldızı (Alpha Apuili, Altair))
avla bu gece.
Tanrı
sana bir cila (Bir şeyi parlatmak için kullanılan madde)
verdi, ayrılık yüzünden şu gök kubbenin pasını gideresin, onu cilalayasın diye
bu gece.
Hamdolsun
Tanrı'ya ki bütün halk uyudu;
Yaratıcıyla
benim işim-gücüm var bu gece.
Bu
ne şereftir, bu ne uyanık baht ki bir Tanrı uyanıktır, bir de biz uyanığız bu gece.
Tâ
seher çağına dek, bir kapanır, uykuya dalarsa gözümden de bezerim bu gece.
Çarşı-pazar
bomboş kaldıysa Samanuğrusu yolundaki (Gökte
sık yıldız ışıklarıyla hâsıl olan yol biçimi uzayıp giden ışıklı manzara) pazarı, alışverişi seyret bu
gece.
Bizim
gecemiz, yıldızların gündüzüdür yüzünün nuruyla parıl-parıl parlıyorlar bu
gece.
*
Aslan (Burcu), öküz'e (Boğa
burcuna) saldırır, Utarid (Merkür Yıldızı),
sarığını başına urunur (Koyar) bu gece.
*
Zühal (Satürn yıldızı) , yeniden fitne (Karışıklık, kargaşa) tohumu eker, Müşteri (Jüpiter) paralar saçar bu gece.
Sustum
ağzımı yumdum ama sözsüz konuşuyorum ben bu gece.
*
Neler öğrendik;
1.
Yüzümüzü
gökyüzüne yönlendirerek gökyüzünde olanları seyretmemiz, ilgilenmemiz
gerektiğini öğrendik.
2.
Ay’ın,
güneşin ve diğer yıldızların birbirleriyle etkileşimlerini, yeryüzündekilere
etkilerini izlememiz gerektiğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Mevlana
Hazretleri sözleriyle değil dikkatimizi gökyüzüne ve oradaki yıldızların
hareketlerini ve etkilerini izlememizi, bunlardan ders almamızı öğrendik,
anladık.
*
RAVLİ