(Mevlana
Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)
2210.
Yusuf, bir kuyuya sığınmadı mı?
Muhammed,
bir mağaraya kaçmadı mı?
Zün-Nûn'un
ayağına zincir vurdu (Özgürlüğünü elinden aldı) o (Aşk),
Mansûr’un (Hallaç) başını, darağacında yüceltti
o (Aşk).
Yokluk
bucağından başka bir yerde huzur-rahat bulamazsın;
Bir
uğurdan yokluğa kaç-gitsin.
Bir
hırka için bunca yaraya katlanmak;
Bir
sarık için kelleyi vermek...
Değmez
doğrusu.
Ağır
elbise, hırka-cübbe yerine kefen, daha da hoş;
Mezar,
bu şehirden çok daha iyi.
Ne
vakit varlıktan tamamıyla kurtulacağım da bir kuş gibi, yokluğa uçup gideceğim?
Ne
vakit can kuşum, beden kafesinden çıkacak da gül bahçesine doğru uçacak?
Görülmemiş
bir kahvaltı edecek;
Şaşılacak
bir gaga açacak?
Gönül
de, göz de, mide de nur yer;
Çünkü
yemeğin aslı, nurlardandır.
*
"Hatta onlar, rableri katında dirilerdir;
Rızıklanırlar"
yemeğini gizilce yerler (Âl-i İmran suresi 169).
***
DİVAN-I
KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1. Dünya yaşamında kişi peygamber olsa da, evliya olsa da,
ermiş olsa da rahat ve huzur bulamayacaklarını öğrendik.
2. Her şeyin tasarlanıp planlarının hazırlandığı, eşyanın
vücut bulmadan önceki anında hazırlığın tamam olduğu YOKLUK âleminde ancak
rahat ve huzuru bulabileceğimizi öğrendik.
3. Dünyada halkın değerli görerek saygı göstermesini
istemenin veya mal para biriktirmenin insanı bağlayıp yücelerdeki kendisine
ayrılan hisseyi almak için bağ olacağını öğrendik.
4. Yiyip içtiklerimizin nurdan olduğunu, yücelerden gelen
yiyecekler olduğunu bilmemiz ve farkına varmamız gerektiğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Allah
yolunda ölenlerin veya öldürülenlerin Allah’ın yanında sevinçle yiyecekleri
yemekler olduğunu öğrendik, anladık.
*
RAVLİ