(Mevlana
Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)
2170.
Yazık-yazık (Üzgünüm, üzgün);
Benim
gibi vefalı (Sevgiyi sürdüren, sevgi, dostluk bağlılığı
olan) bir dostun, senin gibi bir kan içiciyi araması, istemesi yazık.
Yazık-yazık;
Kanlar
döken bir hekimin (Şems Hazretlerinin),
zarı-zarı (Hüngür- hüngür) ağlayıp inleyen bir
hastanın başına gelmesi yazık.
Bana
ettiğin cefâları (Güçlü olduğun için yasaya ve vicdana
aykırı olarak uğrattığı kötü durumu), hiçbir dost, dostuna etmez.
Ona,
suçsuz-günahsız, kanıma girmeye (Öldürmeyi) mi
kastın (Amacın, isteğin, maksadın) var dedim;
Evet
dedi.
Aşkım
dedi, suçluyu öldürmez;
Aşk,
ancak suçsuzu öldürür.
Ben,
her an, bir gül bahçesi yakıyorum;
Sen,
bana karşı ne oluyorsun?
Bir
tiken(Sin) ancak.
Ben,
binlerce neşe çengini (Kucakta çalınan telli çalgıyı)
kırdım;
Sen
nesin?
Çengim
de bir tel ancak.
Ordumdan
şehirler yıkılmış;
Sen
kim oluyorsun?
Yıkık
bir duvar ancak.
Dedim
ki ona:
Hiçbir
yankesici (Bir kimsenin cebinden, çantasından
ustalıkla, hissettirmeden bir şeyler çalan kimse), en önemsiz bir oyunundan
bile can kurtaramadı-gitti.
Saçının
her telinde, bir düzenbaz (Düzen, dolap, oyun, ayak
oyunu, alavere dalavere, desise, entrika yoluyla aldatan, hile yapan),
baş-aşağı asıla kalmış (Yavaş-yavaş gerçekleşen ölüme terk
edilmiş).
***
DİVAN-I
KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1. Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini aşkla sevdiğini,
bu aşkın seveni sıkıntıya soktuğunu, ceza olmadığını, Şems Hazretlerine olan aşkın
ancak suçsuzu öldürdüğünü öğrendik.
2. Şems Hazretlerinin karşı konulamayacak bir güce sahip
olduğunu öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Şems
hazretlerinin hileyi bildiğini, hile yapmaya kalkanların cezalandırıldığını
öğrendik, anladık.
*
RAVLİ