(Mevlana
Hazretleri anlatıyor)
1660.
A kendini bilmez, tövbeler etmiştin (Pişman olarak bir
daha yapmamaya karar vermiştin);
Âşıklıktan
usanmıştın.
Aşk,
ansızın yüzünü gösterdi de ne tövbe fayda etti sana, ne istiğfar (Tanrıdan suçlarının bağışlanmasını dilemek).
Şu
dünya, renk-renk bir mum;
Aşksa
kıvılcımları pek büyük bir ateş.
Mumla
ateş, komşu oldu mu, mumun, çaresiz, rengi de yok olur-gider, şekli de.
Söylersem
gene yok edersin beni;
Söylemezsem
sevgili bırakmıyor.
Aşk
bahçesinin yaratıcısı aşktır;
Bütün
ırmaklar, aşktan kaynar-coşar.
Yeşermiş
yapraklar, onun yüzünden sararır-solar;
Ağaçların
dallan-budaklan, onun yüzünden yeşerir-biter.
Sevgilinin
yüzü, ondan kızarır;
Hürlerin
(Özgürlerin) yanakları ondan sararır.
Sevinen,
onun yüzenden tir-tir titrer;
Dertlenen,
onun yüzünden, seher çağları (Sabahın güneş doğmadan
önceki zamanı), ağlar.
Aşkladır
canların genişliği; aşktadır gözlere ibretler (Olaylardan
alınması gereken ders, uyarıcı sonuçlar).
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1. Aşk kendini gösterince evvelki sözlerin, kararların,
pişmanlıkların etkisiz hale geleceğini öğrendik.
2. Dünyada rengi ve şekli olan her şeyin aşk ateşiyle ışığa
dönüştüğünü öğrendik.
3. Bütün güzelliklerinin yaratılışında aşkın olduğunu,
aşkın kendini bu güzelliklerle gösterip tanıttığını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Dünya
yaşamında kişilerden, olaylardan, düşüncelerden uyarıcı sonuçlar çıkaranların,
ders alanların doğru ve verimli sonuçlar alacaklarını, bunların da aşkla
canlarını genişleten âşıklar olduğunu öğrendik, anladık.
*
RAVLİ