(Mevlana
Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)
1530.
(Şems Hazretleri) Kendisini kıyıya çekti de
saklandı mı, halkı, bir dumandır, kucaklar.
Acıyışı,
âşıkların ah ettiklerini duydu da onların ahlarına pek itibar etti (Saygı göstererek değer verdi).
Suçlarını
sevap saydı, inayetleriyle (Yardımlarıyla)
kavradı, kuşattı onları.
Âşıkların
nuru (Işığı,
gıdası, koruyucusu) Tebrizli Şems, güneş gibi gözleri aydınlattı,
gözlere nur verdi.
Şiirim,
mısır ekmeğine benzer;
Gece,
gelir-geçerse yiyemezsin tazeyken yemeye bak;
Üstüne
toz konmadan ye onu.
Onun
yeri, ateş gibi tez giden hatırdır;
Fakat
şu dünyada, soğuktan ölüverir.
Balık
gibi, bir soluk, şu toprakta çabalar, çırpınır;
Bir
an sonra bakarsın ki soğumuş-gitmiş.
Fakat
terü tazeyken (Çok tazeyken) hayalini yedin mi
nice hayaller çizmen gerek.
İçtiğin
hayal, yep-yeni bir hayal olmalı;
Eskiyi
söylemek gerekmez be adam.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1. Şems Hazretlerinin kendini göstermediği zaman kendisini
seven âşıkların özlem duyduğunu, acı ile içlerini çektiklerini görünce
saklanmaktan vazgeçtiğini öğrendik.
2. Küçüklerin yanlışlıklarını Şems Hazretleri saygısızlık
olarak değil de hoşgörü ile karşılayıp yardım yapmaya devam ettiğini öğrendik.
3. Mevlana Hazretlerinin sözlerinin ekmek gibi besleyici
ve doyurucu olduğunu, sıcak-sıcak alınması gerektiğini öğrendik.
4. Mevlana Hazretlerinin anlam yüklü sözlerini başka
sözlerle karıştırmadan doğrudan özümüze almamız ve faydasını görmemiz
gerektiğini öğrendik.
5. Mevlana Hazretlerinin sözlerini hemen düşünüp yapımıza
almazsak sonra gerçek anlamını bulamayacağımızı öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Mevlana
Hazretlerinin sözleri çok taze olduğunu, tazeliğini kıyamete kadar
koruyacağını, nerde bulursak hemen içselleştirmemiz gerektiğini, sıradan
sözleri öğrenmenin bayat ekmek yemek gibi olduğunu öğrendik, anladık.
*
RAVLİ