(Mevlana
Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)
1540.
Hadi, ben yapayım olsun;
Fakat
kuzgunun (Karganın), dudularla (Haber veren-konuşan papağanla) şeker yemesi yaraşır mı
hiç?
Her
birinin ayrı bir ili (Yaşam alanı) var;
Eğrinin,
doğruyla bir araya gelmesi, bir sayılması, doğru olur mu?
Dudu,
şekerle diridir (Dinçlik, sağlık verir) amma,
kuzgunun şarabı da eşek tersidir (Hayvan pisliği).
Aşkı,
kendinde gör;
Hiç
dişi kurttan erkek aslan doğar mı?
Âşık
olmayandan kaç;
O
yüzden eğriliğin artar sonra.
Aşk
havanın da dövülsen bile bil ki o, sürme gibi gözlerine çeker seni.
Yürü,
yıkık bir ev kesil;
Çünkü
Tebrizli Şems, sarhoş bir halde geliyor.
Sevgilimizin
kokusu gelmiyor;
Dudu
kuşu, burada şeker yemiyor.
O
gülün rengi olmayan yerde can bülbülü ötmüyor, çilemiyor.
Sevgili
bulunmasın da biz hoş bir halde olalım;
Aşk,
asla böyle bir buyrukta bulunmaz.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1. Mevlana Hazretlerinin hakikati olduğu gibi görüp bize
söylediğini, hayal ürünü sözler olmadığını öğrendik.
2. Zihninde tasarlayan, canlandıran ve gerçekmiş gibi
söyleyenin kötü, uğursuz, sıkıntılı sonuçlar verdiğini öğrendik.
3. Doğru çizgide gelenin, geçmişi olanın doğru çizgide
geleceğe doğru gideceğini öğrendik.
4. Her cinsin yaşam yeri ve alanı olduğunu, kaba ve düşüncesiz
kişilerin pislik içinde yaşadıklarını öğrendik.
5. Soyu, kökü, aslı ne ise ondan üreyenlerin de aynı
olacağını öğrendik.
6. Her cinsin o cinse ait olan özelliklerle doğduğunu, o
özellikler ile yaşayıp öldüklerini öğrendik.
7. Aşkı olmayan kişinin yön değiştiren, doğrulukta
kalıcılıkta olmayan korkak ve kararsız kişi olduğunu öğrendik.
8. Şems Hazretlerinin karşısında kendimizi hiçbir işi ve
yeteneği olmayan, öğrenmeye çalışan biri olmamız gerektiğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Aşkın
sevgili ile bir arada olunca hoşluk olacağını, kendisi olmasa bile düşüncesi-hayali-sözü olunca hoş bir hale getireceğini
öğrendik, anladık.
*
RAVLİ