21 Temmuz 2015 Salı

DİVAN-I KEBİR 1 CİLT 3570 İNCİ BEYİT

3570. (Şems Hazretlerini anlatım ve övgü)
A güzelim, yedi gök de senin yüzünden sarhoş;
Elinde bir mühreyiz (Küçük ve yuvarlak topuz) biz;
Varlığımız, senin varlığından meydana gelmiş, o tüm varlığa yüz binlerce varlığa merhaba demede.

Ey tatlı nefesli çalgıcı, her an oynat çanı!
Ey işret (Sarhoş et), ata vur eğeri (Kutlu yolculuğa hazırlan), es canımıza ey seher yeli!

A ney, geceleri anlattığın hikâyeler, söylediğin masallar ne de hoş;
Sesinde şeker tadı var;
Akşam-sabah, senin sesinden vefâ (Sevgiyi sürdürme, sevgi, dostluk bağlılığı) kokusu geliyor bana.

A güzel yüzlü güneş, bir kere daha başla, o perdelerden çal, bütün güzellere nazlan (Kolayca razı olma, ısrar bekle).

Sus, perdeyi yırtma (Sırları açığa çıkarma);
Susanların sağrağını (Büyüklerin kadehinden) iç;
Ört ayıpları, ört ayıpları;
Tanrı huyuyla huylan.

Ben dün, sevgiliye dedim ki:
Ey eşsiz-örneksiz güzel, Ay bile seni kıskanmış da bu kıskançlıkla gökyüzünde iki büklüm olmuş.

Güzeldin, bugünse güzelliğin yüzlerce arttı;
Adeta perdeci idin (Yüksek makamlı kimselerin kapılarında bekleyen ve girmeye izni olanları içeri alan görevli idin), padişah oldun;
Hem Yusuflaştın (Güzelleştin), hem Mustafa’nın (Peygamberin) nuruna, alımına sahip oldun.

Ey peri (Cinlerin güzel insan görünümlü dişi olanı), bu gece öveyim seni, çünkü yarın söze de sığmazsın!
Yarın, seni anlatırken yeryüzü de yok olur gider, gökyüzü de.

Bu geceyi fırsat sayayım da sana kul-köle olayım;
Çünkü yarın melek kendinden geçer, arş yenini (Giysi kolunu), yakasını yırtar.

Ansızın bir kasırgadır, kopar;
Ne gam kalır, ne kapı.
Artık şu sinekler nasıl kanat çırpıp uçabilir?
Filler bile buna tahammül edemez.
                          ***   
DİVAN-I KEBİR1 MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             ***
Neler öğrendik:
1.    Şems Hazretlerin özelliklerini ve güzelliklerini öğrendik.
2.    Şems Hazretlerine, Mevlana Hazretlerine tutkulu sevgiyle bağlanıp hizmet edenin yaşadığı zamanın gönül padişahı olacaklarını öğrendik.
3.    Sırları yabancılardan gizlememiz gerektiğini öğrendik.
4.    Öğreneceğimiz, anlayacağımız her ne ise olgun büyüklerimizden öğrenmemiz gerektiğini öğrendik.
5.    Allah’ın yarattıklarına nasıl davranıyorsa aynı davranış ve düşüncede olmamız gerektiğini öğrendik.
İşte böyle yaren;
Şems Hazretlerine, Mevlana Hazretlerine bağlanmakla, dediklerini doğru kabul edip kişiliğimizi ve davranışlarımızı uyum sağlamaya çalıştıkça büyüklerimizden yardım alacağımızı öğrendik, anladık.

Allah’a âşık olmuş, ulaşmak ve buluşmak isteyen kişiye bu yolculuğunda aniden yardım geleceğini, bu yardımın Allah’ın dostları tarafından yapılacağını, bu yardım gelince üzüntülerden kurtulacağını, güçlenip kuvvetleneceğini öğrendik, anladık.

Yarenler, kafanız karışmasın.
Her ne oluyorsa olsun Allah’ın emri, izni, rızalığı ile olmakta ve yok edilmektedir.
Allah, sorumluluk ve yetki verdiği, biz diye tanımladığı dostlarına verdiği yetki ve sorumlulukla işlerin yapıldığını görüp anlamaktayız.

Allah kendisine sevgiyle bağlanmış, görüşmek için özlem çekenlere kendi dostlarından birini sevdirerek yolun gereklerini öğrettiğini, yardım ettirdiğini görüp anlamaktayız.

Her ne kadar isimler, olaylar, şartlar değişik ifade edilirse edilsin birlik yurdundayız, Allah’ın bir olması ve birlik içinde anlatılanları anlamaya ve kavramaya çalışmamız gerektiğini görmekte ve anlamaktayız.

Tüm anlatılanlarda bilmeliyiz ki çelişki asla yoktur ancak çelişki gibi gördüğümüz bulunduğumuz yerdeki konumumuzdan olur fakat bir ileri safhada bunlar yok olur gider.

Aşk yolculuğunu ancak gerçekten âşık olanlar başarabilirler, merakını gidermek isteyenler ise hayal âleminde yolculuk ederler fakat sevgiliyi elde edişleri yoktur.
                                  *

RAVLİ

Popüler Yayınlar