3470. Senden dügâh
(Uykuya, hayal âlemine gitmek için müzik)
istiyorlar, sen çârgâhtan (Rahatlık ver coşkuda devamlı
kalma duygusu ve sonsuzluk zevkinden haberler) söyle;
Sen
bu yerin, bu yurdun namususun (Doğruluk ve dürüstlük örneğisin),
ışığısın, a güzelim, ne de hoş çalmadasın, ne de hoş söylemede.
Ey
eşsiz, örneksiz yaratıcı (Allah’ım)!
Tutarsın
da bir köpeği aslandan üstün edersin, tutarsın da bir kara taşa sakalık (Su tutmayı ve taşımayı) öğretirsin.
Kılıçlarından
kan damlayan nice padişahlar, nice Feridunlar (Ünlüler),
o lale gibi yüzleriyle dilenciliğe düşerler, uşaklık eder, ayakkabı çeviriler.
Baş
çeken ulular, ateşten daha tez, daha yakıcı nice cebbarlar (Kudret sahibi zorlayıcı
zorbalar) gün gelir, aşk mahallesine döner, dolaşırlar, yoksulluğa,
dilenciliğe düşerler.
Ateşin
işi kahretmektir, mumun işi ağlamak;
Bizden
vefada bulunmak (Sevgiyi sürdürmemiz, sevgi ve dostluk
bağlılığı) beklenir.
Gülmeyen
ateş küldür, dumandır, ağlamayan mum, tahta parçasıdır, sopadır.
Dünya
bostanına gelip de bostan ıssını aramayan, tiken otlamaya düşen eşektir.
A
eşek, önce bostan ıssını (Gelişip güzelleşmeyi,
şartlara uygun olmayı, bakımlı olmayı, değişmeye ve gelişmeye hazır olmaya,
şen, rahat olmayı) ara da onun lütfuyla (İyiliğiyle,
bağışıyla), onun (Allah dostlarının) ululuğuyla
eşeklikten kurtul.
Bir
garip yoldan geldi de bir ulu kişiye konuk oldu.
Konak
sahibi onu ağırladı, izzetle (Ciddiyetle),
ikramla (Cömertlikle) konukladı.
Önüne
güzelim kebaplar, görülmemiş börekler çıkardı, meclisinde mumlar yaktı,
güzeller çağırdı, ona nice elbiseler verdi.
***
DİVAN-I
KEBİR1 MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul
REMZİ KİTABEVİ 93
***
Neler
öğrendik:
1.
Değişmeye ve
gelişmeye uygun yapımız olduğunu öğrendik.
2.
Allah’ın taşa
bile su tutmayı öğretebileceğini, köpeği aslandan üstün hale getirebileceğini,
olmaz diye düşündüğümüzü bile olur hale getirebileceğini öğrendik.
3.
Allah
yüksektekini aşağıya, aşağıdakini yükseğe çıkartacak kudrette olduğunu
öğrendik.
4.
İnsan olarak
geldiysek dünyaya huy ve ahlak yönünden olgunluğa ulaşmamız gerektiğini
öğrendik.
5.
Dünyaya gelenin
dünyanın güzel insanlarını araması gerektiğini öğrendik.
6.
Olgun insanın
ululuğuyla, büyüklüğüyle eşeklikten yani anlayışsızlıktan, kaba davranışlardan
kurtulmamız gerektiğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Mevlana Hazretlerinin olduğumuz gibi kalmamızın yanlış
olduğunu, ahlaken değişmemizi, anlayışlı ince davranışlı olarak gelişmemiz
gerektiğini, bize gel, yaklaş diye öğretmek ve göstermek için davet ettiğini,
öğrendik, anladık.
Mevlana Hazretlerinin bizden istediğinin kendisine
sevgimizi sürdürmemiz, bağlanmamız, dostluğu devam ettirmemiz olduğunu ve açık
davetle bizi beklemekte olduğunu, karşılığında iyi karşılayacağını, ikramlar
sunacağını öğrendik, anladık.
Yani yaren insan olmayı, insan gibi davranmayı öğrenip
yaşamamız için Mevlana Hazretlerine sevgiyle katılmamız, her dediğini doğru
kabul ederek yaşamımıza katmamız gerektiğini öğrendik, anladık.
Mevlana Hazretlerinin ruhunun bedeninden ayrılmasıyla
ölmediğini, hala yaşadığını, etkili ve yetkili olduğunu, ölmeden önceki gücünün
kat-kat üstünde olduğunu bilmemiz gerektiğini, sözlerinin, ruhani etkilerinin
çok güçlü olduğunu sevgiyle bağlanıp dostluğunu devam ettirenlerin bizzat
yaşayarak inanacağını ve sayısız fayda göreceğini, bizi kabalıktan ve
düşüncesizlikten kurtarıp insan edeceğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ