2250- Aşkın geldi de düşünce, onun huzurunda
ölüverdi;
Senin
aşkın çin-seher (Alaca karanlık), düşünceyse
yalancı sabah.
Ey
akıl!
Hayran
(Çok beğenen) ol, ne vuslat (Kavuşma, buluşma) ara, ne hicran (Ayrılık);
Gaip
olmayanla (Hazır olmayanla) nasıl olur da
buluşmak istenir?
Can
nedir?
Yokluk,
ihtiyaç;
Senden
başka can bağışlayan kim ey hacetler kıblesi (Sıkıntılı
durumda yardım etmesi beklenilen), ey istekler sevgilisi?
İşte
kıyamet geldi çattı, işte alametlerinden biri:
Güneşin
batılardan doğdu.
Ey
çekişi üstün, ürküp kaçanları mihnete (Sıkıntılara)
uğrayanları o can çekişlerinden bir çekişle çek kendine.
Çek
de şu iki göz, Tanrı sabahının ışıdığını, istek ağının yırtıldığını, isteyenin
istenilen olduğunu görsün.
Aşkla
istek nedir?
Tecelli
aynası (Tanrı’nın insanlarda veya doğada görünmesi).
Nefisle
haset nedir (Kendisinde olmayanı başkasında gördüğü
zaman kıskanma)?
Ayıplar
aynası (İnsanı utanacak durumda gösteren kusur,
eksiklik).
Nerde
yeşillik bülbülü?
Ona
öyle sözler söyleyeyim ki ağızlara düşmemiş (Sözler)
olsun, hiçbir kâtibin eli yazmamış bulunsun o sözleri.
O
sözler nu suret nakışlarına aittir, ne sâf şeylere, ne bulanık şeylere;
Ne
geçmişe dairdir, ne hale, ne zahitliğe aittir, ne mertebelere.
Aklım
yerinden gitti, kalanını sen buyur ey kapısından kimsenin ümidine ulaşmadan,
mahrum olarak dönmediği zat.
***
DİVAN-I
KEBİR1 MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul
REMZİ KİTABEVİ 93
***
Alaca karanlık: Güneş doğmadan
önceki veya battıktan hemen sonraki aydınlık, yarı karanlık, akşam karanlığı,
Neler
öğrendik:
1.
Aşk geldiği zaman
düşüncenin tamamen gittiğini öğrendik.
2.
Dili ile aşığım
diyen, düşüncelerle hareket eden kişinin yalancı olduğunu öğrendik.
3.
Âşık kişinin sevdiğini
beğenmesi, sevdiğine kavuşmak ve buluşmak isteyen olması gerektiğini öğrendik.
4.
Âşık kişinin
sevdiğine yokluk ve ihtiyaç duyduğunu öğrendik.
5.
Gerçek sevgide
mıknatısın demiri çektiği gibi doğal bir çekiş olduğunu öğrendik.
6.
Âşık olan kişinin
sevdiğini gönül aynasında gördüğünü ve nefsinin isteklerinden oluşan ayıpları
barındırmadığını öğrendik.
7.
Biz sevdiğimizi
isteyen olarak görünsek de sevdiğimizin de bizi istediği kişi olacağımızı
öğrendik.
*
İşte böyle yaren,
Hazreti
Mevlana’nın sözlerinin başka bir kişiden alıntı olmadığını, taze ve çok özel
manaya ait sözler olduğunu öğrendik, anladık.
Mevlana
Hazretlerinin Şems Hazretlerine âşık olmasında ayıplanma gerektirecek bir şey
olmadığını, Allah nurunu Şems
Hazretlerinde gösterdiğini, başka türlü anlamanın, söylemenin yanlış olduğunu
öğrendik, anladık.
*
RAVLİ