24 Nisan 2014 Perşembe

DERVİŞ YOLU GÜLŞEN-İ TEVHİD 500

Abı Ceyhun ra eger netuan keşid
Hem zi kadr-i teşnegi netuan burid
(Hazreti Mevlana, Mesnevi 6.inci cilt 66 inci beyit açıklaması)

“ Ceyhun ırmağının suyunu tamamıyla içmeğe imkân yoksa susuzluğu giderecek kadar olsun içmeğe imkân yok değil a?”

Hakkın visaline (Sevdiğine kavuşmak, buluşmak) erenler (Ulaşanlar), can denizinde balıklar gibidirler.
Can denizinin ucu bucağı yoktur.

Yılanların toprakta yerleri vardır.
Balıklar denizlerde yaşarlar.

Sen eğer yılansan, denizde senin yerin yoktur.
Sen deryaya lâyık değilsin.

Yazıklar olsun sana.
Arifler, balıklar gibi denizlerde yaşar, sefa sürerler.

Suret ehli (Dış görünüşe ) olanlar yılanlar gibi kuru toprak üzerinde kalmışlardır.

Eğer yılan değilsen vuslat (En büyük sevgiliye kavuşmak, ulaşmak) denizini iste.
Susamışlığına berrak su iste.

                                       ***
 GÜLŞEN-İ TEVHİD İBRAHİM ŞÂHİDİ
Çev: Midhat Bahari BEYTUR
İnkilap ve Aka kitapevleri koll. Şrt.
                                           ***
Neler öğrendik:
1.    Aşkın maksadı ancak sevgili için kendimizden geçiş olduğunu öğrendik.
2.    Aşk sırlarının Allah’ın izin verdiği kadarının söylendiğini, kişinin diğer sırları âşık olunca öğreneceğini öğrendik.
3.    Sırra sır bilenden başka ortak olmadığını, aşkı kabul etmeyenin bu sırlara kulağının kapalı olduğunu öğrendik.
4.    Aşkın ancak Cenab-ı Hakkın daveti ulaşınca olacağını öğrendik.
5.    Herkesin ne ile yaratıldı ise o hizmeti yapacağını öğrendik.
6.    Ana gidiş yolunu bulamayanların Hakka gidiş yolundan bahsedemezler.
7.    Aslından ayrılanın devamlı savaş içinde yaşayacaklarını öğrendik. 
8.    Halkın binasının zıtlar üzerine kurulduğunu, bizde her an fayda ve zarar savaşı olduğunu öğrendik.
9.    Sadece cennette zıtlık olmadığını, güneşinde olmadığını, soğuk da olmadığını öğrendik.
10.                      Benlik yapanların her an kendi yoluna kendisinin engel koyduğundan başkasına yol göstermesinin gülünç olduğunu öğrendik.

                                         *                                           
İşte böyle yaren,
Manevi (Madde dışı, ruhani) denize susamış olanların Mesnevi’den yana gelmelerini, burada mana denizini görmelerini, bu denizdeki berraklığı görmeleri gerektiğini öğrendik, anladık.
                                         *

RAVLİ

Popüler Yayınlar