20 Nisan 2014 Pazar

DERVİŞ YOLU GÜLŞEN-İ TEVHİD 493

Cevherest insan-u çarh ora araz
Cümle fer-ü pâye end-u garaz
(Hazreti Mevlana, Mesnevi 5.inci cilt 3575 inci beyit açıklaması)

“ İnsan cevherdir (Özdür, esastır), gök ona arazdır (Belirtisidir).
Her şey fer’idir (Esasa ait olmayan), ârızı (İşaret edilen, iz, işaret edilen) bir haldir.
Her şeyden maksat odur.”

İnsan, zât-i kadim (Hürmete lâyık olan öz, asıl) olan Tanrı’nın görünüş yeridir, beka (Kalıcılık) denizinin incisidir.

İnsan aşk sırlarının hazinesidir.
İnsan, aşk nurlarının doğuş yeridir.

Nişansız Hakkın aşk sırları ondan göründü.
Lâmekân (Belli bir adresi olmayan) padişahı (Tanrı) onda gizlidir.

Hayat, aşkın feyziyle (Manevi haz, mutluluk, iç huzuru) icat edildi.
Kâinat aşk denizinin bir köpüğüdür.

Bütün varlıklar ondandır.
Âlemde aşktan mest (Sarhoş olup kendinden geçme) olmayan hiç kimse yoktur.

                                            ***
 GÜLŞEN-İ TEVHİD İBRAHİM ŞÂHİDİ
Çev: Midhat Bahari BEYTUR
İnkilap ve Aka kitapevleri koll. Şrt.
                                           ***
Neler öğrendik:
1.    Cenab-ı Hakkın sanatını göstererek birbirine zıt olanı birleştirdiğini, bedeni ve ruhu birleştirerek tesirli iş yapar duruma soktuğunu öğrendik.
2.    Cenab-ı Hakkın yalvarış ve ısrara bağlı olarak sayısız birleşmelerin, oluşumları meydana getirdiğini öğrendik.
3.    İnsana akıl, fikir ve tedbirler hizmetine verildiğinden çok değerli olduğunu öğrendik.
4.    Pak ruhun vatanının İlliyyin (En yüksek ve kutsal tabaka) olduğunu, kurdun yeriyse gübre olduğunu öğrendik.
                                   *                                                                                                İşte böyle yaren,
Dar gönüllü olanlar, ferahlayamayanlar:
1.    Kararsız olanlar.
2.    Zorluğun karşılığında zorluk satın alanlar.
3.    Aydınlığı bulamayanlar.
4.    Kendi eksikliğini bulamayanlar.
5.    Gösteriş için davrananlar.
6.    Doğru yolu göstereni, yönlendireni bulamayanlar.
7.    Yararsız işler yapanlar.
8.    Çaresizliği kendine çare edinmişler.
9.    Kendi kurduğu dünyada yaşayanlar.
10.          Aklını kirli bilgilerden kurtaramayanlar.
11.          Yaptığından ödül bekleyip alamayan şikâyetçiler.
12.          Yol almışları, ilerlemişleri kıskananlar.
13.          Kendi kafasına göre iş yapanlar.
Kim ki rengin ve kokunun peşine düşmüş ve yüceltmişse, kendini bunlara sevgiyle bağlamışsa, bu kişi devamlı ibadet eden biri bile olsa dar gönüllü olacağını Hazreti Mevlana’dan öğrendik.
                                           *
Üzüntü oluştuğu zaman Cenab-ı Hakkın bize verdiklerini düşünerek sakinleşmemiz gerektiğini öğrendik, anladık.

Bulanıklık gidene kadar sabredip bu üzüntüden sonra sabrın karşılığı olarak verilecek ödülü beklememiz gerektiğini öğrendik, anladık.

Af ederek karşılığında affedilme ümidinde olmamız gerektiğini öğrendik, anladık.

Üzüntüye kendini teslim edenin, Cenab-ı Haktan ümidini kesmeyenlerin ferahlayacaklarını öğrendik, anladık.

Bir derdimizin olmasını, diğer dertlerin aşağı atıp düşürmek için aşkı öğrenmemiz ve yaşamamız gerektiğini öğrendik, anladık.
                                             *

RAVLİ

Popüler Yayınlar