(Mevlana
Hazretleri aşkı anlatıyor)
4280.
Şeker yurduna benzer bir sakinin (İnsana Allah’ı
sevdiren, Allah nuru saçan kişinin) sunduğu Selsebîl (Cennette çeşmesi olan tatlı ve hafif suya) ve Tesnim (İnsan eli değmemiş cennet) şaraplarına alışmışız.
Raksa
girmiş şeker dudaklı güzellerle her solukta düğünümüz-toyumuz (Ziyafetimiz)
var.
Bir
sınamayla (Değerini anlamak, gerekli niteliği taşıyıp
taşımadığını bulmak için birini, bir düşünceyi yoklamak, denemek, tecrübe etmek)
dağılıp giden şu zevk (Hoşa giden veya çekici bir şeyin
elde edilmesinden, düşünülmesinden doğan hoş duygu, haz) ve neşeye (Mutlu olmaktan doğan ve dışa vurulan sevince) yazıklar
olsun.
Lâtif
(Yumuşak, hoş, ince bir güzelliği olan) kişilerin
meclislerinin, bu çeşit bir ağırlıkla hemencecik bozulup gitmesi yazıktır
doğrusu.
Sevgili,
üçüncü terci (Tekrar) geldi;
Bizi
zevke, neşeye daldır.
Gönül,
kuyuya düştü;
Çıkarın;
Çaresiz
bir halde bekletmeyin onu.
Yarın
çıkarırız diye ona vaitte (Bir işi yerine getirmek için
verilen sözde) bulunursanız bugün, şu kıvılcımlar yakar-yandırır onu.
Bu
ayrılık tutsağına, onun arık (Zayıf, cılız, sıska, kuru),
kararsız canına bağışlayın onu.
Zalimse
(Acımasız, haksız davranan, zulmeden olsa) de,
suçluysa (Törelere, ahlak kurallarına aykırı
davranışlarda olsa ) da mazlum (Haksızlığa
uğramış) sayın, gönlü kırık (Sevgide, istekte,
düşünüşte, anmada oluşan duygularının gücenmiş, üzgün) sayın onu.
Lâle
gibi kanlara batmıştır;
Yanağı,
safran gibi sararıp solmuştur.
***
DİVAN-I
KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Mevlana
Hazretlerine cennet çeşmesinden su, cennet şarabının sunulduğunu ve bunları
içmeye alıştığını öğrendik.
2.
Mevlana
Hazretlerinin tatlı sözler söyleyen, güzel hareketlerde bulunan kişilere yakın
olduğunu, bir araya geldiğini öğrendik.
3.
Mevlana
Hazretleri; ince güzelliği olan dostlarının büyük kişilerle olduğunu, bunlarla
beraberliğini bozmadığını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Sevdiğinden
ayrı düşenin hastalanacağını, öğrendik, anladık.
*
RAVLİ