17 Şubat 2015 Salı

DİVAN-I KEBİR 1 CİLT 1970 İNCİ BEYİT

1970-  Bağın, ovanın, gülün yeri mi, mezenin şarap kadehinin sırası mı?
Ruhun (Sevgideki) yeri de değil, Aklı Küllün de (Doğadaki uyumu da);
Çünkü sen canın canından da daha hoşsun, daha güzelsin.

Bahçe onu bilseydi terü taze dalından kan damlardı.
Akıl onu anlasaydı gözünden ırmaklar coşardı.

O ay parçası güzel, bir gün, gün değirmisinden baş çıkarıp görünseydi havada, zerre-zerre Mecnunlar, Leylalar belirirdi.

Onun akıl defineleri bir bucakta aşağılık bir yere aksetseydi o yıkık yerin her yanında yüzlerce Karun hazinesi meydana gelirdi.

Gönle vuran güzellik göze de görünseydi her elini, yüzünü yıkamayan kirli kişi Şeyh Zün-Nun (-ı Mısri)  kesilirdi.
(Dünyaya ait arzu ve hırslardan vazgeçmiş sadelikte mutluluğu bulmuş, bu halinden zevk alan, sarhoşluk duyan kişi sofilerin ileri gelenlerindendir.)

Ey bırakıp duran tacir, ne vakte dek bakıp kalacaksın?
Sevgiliyi elde etmek ucuz olsaydı bu bakış ile sevgili meydana çıkardı elbet.

Yeni bir konuk geldi amma şu nimetler bütün dünyaya yeter, hatta dünyadakiler daha fazla olsaydı nimetler de daha fazla gelirdi.

Dün gece gönül sırrını;
Taş yürekli, Lal (Kırmızı) dudaklı, kâfirliğe bile iman bağışlayan, küfrün bile imanını artıran bir dilberin yüzünde gördüm.

Böyle bir sevgilinin yanında kim kalkar da candan, gönülden bahseder?
Böyle gümüş bedenli bir güzelin huzurunda kim altından, gümüşten söz açar?

Aşkın ağzı olsaydı bütün dünya bir lokma olurdu.
Aşkın kapısı olsaydı padişahların canları o kapıda bekçilik ederdi.

                              ***   
DİVAN-I KEBİR1 MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             ***
Neler öğrendik:
1.    Sevgili olarak kabul ettiğimiz, candan sevdiğimizin yüzünü görmenin her güzellikten daha üstün olduğunu öğrendik.
2.    Şems Hazretlerinin güzelliği karşısında kâfirin bile imana geleceğini öğrendik.
3.    Sevgiliyi elde etmenin kolay olmadığını öğrendik.
4.    Candan sevmenin değerini herkesin kolayca anlayamayacağını, yaşamadıkça bilemeyeceğini öğrendik.
                                    *                 
İşte böyle yaren,
Mademki büyük piri andık birkaç sözünü söylemek mecburiyetindeyiz.
Zünnun Mısri hazretleri “Allah” ismini seven, altın ve gümüşe, mala ve mülke hiç değer vermeyen Allah’ın evliyalarındandır.

Sofilik yolundan ilk bahsedenlerden olup o günkü halkın bunu anlayamamasından dolayı yaşadığı müddetçe kâfir, dinsiz olarak kabul edilmiştir.

Bu yolu sonra Cüneyd-i bağdadi gizli, daha sonra da Şibli açıkça anlatmış. Açıklamıştır.
Şiir:
Hakka doğru yönel, kalbinden nefreti çıkar at.
Böyle yaparsan kıyamet günü Allah’a kavuşmaya hak kazanırsın.

Evliyalar hakkında düşmanlığı kalbinden çıkar at.
Zira böyle yapmazsan bu yolculukta ileri gidemezsin.

Senin imansız olmana yazık,
Rahmanın kovduğu Şeytan gibi olursun.

Hak yolundan çıkıp günah işleyenler
Cehennemin dibine düşeceklerdir.

Kardeşim!
Bundan başka yol yoktur.

Bundan başka yol tutarsan
Yolun çıkmaza varır.

Dervişlerin cümlesi de bu yoldan
Silsile silsile gittiler.

İşte Hasan Basri’ler,
İşte Beyazıd-i bistamiler
Sen kafileden geri kaldın.
                ***
Âlimin kalbini kıran her iki âlemde (Madde ve mana âleminde) de,
Kendini rezil etmiş olur.

Haksız yere kimseyi incitme, incitecek olursan,
Dünya ve ahrette yüzün kara olur.

Âlimleri memnun etmeğe çalış çabala!
Ki cennetin kapıları sana açılsın.

Bunu bilmiş ol ki bir kalp kıran,
Cümle gönülleri yaralamış olur.
                     ***
Kim korkuyorsa Allah’a sığınsın.
Kim Allah’a sığınırsa o, kurtuluş bulur.

Marifet sahibi olunca iddiaya kapılma, ibadetini kazanç sebebi etme, yaptığın ibadete bakıp da aldanma.

Eline iki ekmek geçip de bunların hangisi helaldir diye araştırmak istemeyen kimse Hak yolda kurtuluş bulamaz.

Halkın ayıplarıyla uğraşan kendi ayıbını göremez.

İbadet ve dua zamanında Allah’ı hatırlamayan, yalnız sıkıştığı ve dara geldiği zaman “ Aman Allah!” diyen kimseye akıllı denmez.

(Ariflerin menkıbeleri Murat Tarık Yüksel Demir kitapevi sayfa 405-406 Alıntı)
                                 *                                          

RAVLİ

Popüler Yayınlar