Akşehirli Şeyh Sinaneddin’den nakledilmiştir ki:
Bir gün bir derviş Mevlana’dan “ Veliler kubbelerimin altındadır “ sözünü açıklaması
için bir sual sormuştu.
Mevlana birçok manalardan sonra “ Veliler ve mest (Sarhoş) dervişlerle
sohbet ettiğiniz vakit, onların ahlakından tabiatınıza uygun ve yumuşak gelen
ve aklınıza sığan şeyi kabul edin.
Onların hareketlerinden ve ahlakından hoşunuza gitmeyen ve size iğrenç
görünen şeyleri de orada bırakınız.
Kötülüklerin yayılmaması için de halkın önünde bunda hiç bahsetmeyin.
Çünkü eğer onlarda kötü ahlak kubbeleri olmasaydı dünyada kalmazlar, ya
çabucak ölürler veya Tanrı abdallarına ve gayblara karışırlardı.
İnsanların iyiliği ve dünyanın kıvamı için Tanrı, onları ayıpların
kubbeleri altında tutuyor ki, iyiyi kötüden ayıran muhipler (Velilere sevgi besleyen
dostlar), bu kabiliyetten mahrum olan münkirlerden (Veliliği kabul etmeyenlerden) farklı bir mevkide bulunsunlar.
(Tanrı,
kötüyü iyiden ayırır) ( Enfal suresi 38 ), ayıklar, daima, dış görünüşün düzelmesine ve
insanları düzeltmeye çalışırlar.
Mestler ise dış görünüşe ait işleri yıkmağa uğraşırlar;
Bunlar laubalidirler (Aldırış etmeyenler).
İşte bu yüzden akıllılar ayık aşikâr ise mesttirler.
Uluların en olgunları ayık mestlerdir (Sarhoş görünümlü aklı başında bilerek
davrananlar).
Zahir (Dış) ve batını (İç) düzeltmek, bunların
elindedir.
Mestler daima rahat eder, akıllılar ise dünyanın zahmeti içinde ezilir.
Bunların dışında olan ulu olgun kişiler de kucakta sızmış kalmışlardır (Tanrı kucağında kendinden
geçmiş).
***
ARİFLERİN MENKIBELERİ Şark İslam Klasikleri 29
Ahmet Eflaki M.E.B. yay. 489
***
Neler öğrendik:
1. Veliler ve mest (sarhoş görünümlü) dervişlerle sohbette
aklımıza uygun güzel olanları almamız gerektiğini öğrendik.
2. Veliler ve mest (sarhoş görünümlü) dervişlerle sohbet
ettiğimiz vakit tiksinti veren şeyler duyduğumuz vakit bunları orada
bırakmamız, başka kişi ve alana taşımamamız gerektiğini öğrendik.
3. Kötü ahlakın dünyada
kalma sebebi olduğunu öğrendik.
4. Velileri sevenlerle ve
veliliği kabul etmeyenlerin ayrılması için bozuk görünen davranışlar
sergilendiğini öğrendik.
5. Tanrı aşkıyla mest (sarhoş) olmayanların daima dış
görünüşün düzelmesine ve insanları düzeltmeye çalıştıklarını öğrendik.
6. Mest olan dervişlerde
görünümü düzeltmek, insanları düzeltmek için uğraşmadıklarını öğrendik.
7. Ulu olgun kişilerin dışı
ve içi düzeltmek yeteneğinde yorulmadan etkili olduğunu öğrendik.
8. Akıllıların ise ha bire
insanları düzelteyim diye uğraştıklarını öğrendik.
9. Mestlerin rahat içinde
olduklarını öğrendik.
*
İşte böyle yaren,
Aklı bırak öğüdü, olgunluğa ulaşanlar içindir.
Akıllı kimse başka birini kolay-kolay düzeltemez, yorgunluktan pişman bile
olur.
Hâlbuki aklı bırakıp aşk yolunu seçenler bir bakışla, bir sözle işi yoluna
korlar.
Sen onları sarhoş, etkisiz, yetkisiz, miskin, beceriksiz, suskun görür ve
sanırsın.
Görünmeyen âlemin sırlarını bilenler yine işlerini göstermeden yaparlar.
Akıllılar kullanmasın diye de sarhoş örtüsü altında rahat ederler.
Velileri sevenler yararlanırlar.
Velileri kabul etmeyenler birtakım bahanelerle uzak dururlar.
Veliler de onlara bu bahaneleri gösterir ve kendilerinden uzaklaştırarak
rahat ederler.
*
RAVLİ