30 Ekim 2011 Pazar

MEVLANA VE İYİLİĞİN KALICI NURA DÖNÜŞMESİ



Bir gün Mevlana Hazretleri Pervane’den şu suretle özür diledi:

Dervişin vücut gemisi, Tanrı’nın tasarrufunda bulunan denizin elindedir, kendi hükmü altında değildir.

Mısra:
“ Rüzgârlar, gemilerin istemediği bir şekilde eserler “

Tanrı, işlerinde galiptir.
Kim Tanrı’nın istediğini yapar ve çehresinin nurunu mütalaa ederse, onun micazında (huy, tabiat)  hiçbir itiraz etmek duygusu kalmaz.

O, bütün mahlûklara merhametle muamele eder.

Tanrı’nın rızası için yapılan iyilik, sırf Tanrı içindir.

Bu, güneşin ve ayın nurundan çok üstündür.
İyilik yapanların kemiklere mezara girer, nuru mezara girmez.

Demek istiyoruz ki sen, güneşin nurunu mezara gömsen de o, yine üste çıkar, aşağıda kalmaz.

Bu sözün sonu yoktur.
Yani iyiliğin iyiliği böyledir.

İyi adam, mezara girse de onun iyiliğinin nuru ve adının parıltısı kıyamete kadar parlar.

Mısra:
“ Hayır, (İyilik) da güneş gibi gizlenemez,
Onun nuru daimidir “

Bu sözler onundur.
Pervana baş koyup kalktı ve müritlere sonsuz hizmetlerde bulundu.


                                         ***
ARİFLERİN MENKIBELERİ Şark İslam Klasikleri 29
Ahmet Eflaki M.E. B. yay. 489
                                         ***
Neler öğrendik:
1.    Dervişin yaptıklarını kendi iradesiyle yapmadığını, Tanrı emrine göre davrandığını öğrendik.
2.    Her zaman, her istenilen davranışı dervişin yapmadığını, bazen dervişin halka ters gelen davranışlar yaptığını öğrendik.
3.    Bize ters gelse de, hoşumuza gitmese de Tanrı takdiri olduğundan sonucu sabırla beklersek Tanrı nurunun ve hakikatini görebileceğimizi, böylece olanlara Tanrı nurunu görebileceğimizi ve böylece nurlu bakışa sahip olabileceğimizi öğrendik.
4.    Olanlara itiraz veya şikâyette bulunmanın yanlış olduğunu öğrendik.
5.    Tanrı’nın merhametle muamele ettiğini görmemiz ve anlamamız gerektiğini öğrendik.
6.    Tanrı için yapılan iyiliğin çok kıymetli olduğunu öğrendik.
7.    İyilik yapan kişi ölse de, iyilik yapılan anlasa da, anlamasa da oluşan nur o kişiye ve adına yapışacağını, kıyamete kadar pırıltı vereceğini öğrendik.
                                                  ***
                        PENDNAME (ÖĞÜT KİTABI)
FERİDÜDDİN-İ ATTAR
Çeviren M. Nuri GENÇOSMAN      M.E.B 391
Yorumlayan RAVLİ alıtıdır.
Tamamını ( http://hacialidede.azbuz.com/index.jsp) bloğunda bulabilirsiniz.



DERVİŞLİK ÖZELLİĞİ
Derviş: Allah için alçak gönüllülüğü ve fukaralığı kabul eden veya bir tarikata bağlı bulunan kimsedir.

Aklın ilmine yakın ise derviş ol.

Dervişlerden başkasıyla düşüp kalkma.

Dervişlerin aleyhinde konuşma.

Dervişler sevgisi, cennetin anahtarıdır.
Derviş düşmanları kovulmaya layıktır.

Derviş, istekleri ve boğazı peşinde koşmaz.

Derviş nefsini ayaklar altına alarak Allah katına yol bulur.

Derviş bu dünyada yapılan binaların yok olacağını bildiğinden ahret için hazırlık yapar.

Derviş bu dünyanın belalarına karşı sabreder, nimet zamanında şükreder.

               İYİ İŞ VE DÜŞÜNCE

1. Önce imanlı bir insan olmak için kalbini kıskançlıktan temizle.(Allah’ın başkasına verdiğini niye bana verilmedi diye Allah’la kavgaya girişme)

2. İmanının boşa gitmemesi için dilini kontrol altında tut, başkasının aleyhinde bulunma, başkası aleyhinde konuşma, başkalarını çekiştirme, dedikodu yapma.

3. İman ışığı sana nur saçması için ikiyüzlü davranıştan kendini kurtar, faydasızlıktan kurtul.

4. Tam manasıyla imanlı olmak için haram lokma yememek için dikkatli ol.
 Felekler tarafına yüksel.

Bunlara önem veren şerefli insan olur.
Önem vermeyen zayıf iman taşır.

 Davranışlarında gönülden gelen dostluk, samimiyet, doğruluk, bağlılıkla yapanların işi daima parlak ve güzel olur.

HAYIR, İŞLEME HAKKINDA

Hayır, işlersen onu, elinle yap.

Malından fakirlere, dervişlere hisse ayır.

 Kendi elinle verdiğin hayır kıymetlidir.

 Öldükten sonra vasiyetle yaptığın hayır sağken yaptığın kadar kıymetli değildir.

Bağışladığın şeyden, açlıkla elden ayaktan düşsen bile geri isteme.
Kustuğunu yemek gibidir.

Mal ve parada sevinç arama.

Bağışladığın şeyi unut, bir daha arama.

Dünya sevinci baştan sona bulanıklık, tasa, kaygı, gönül üzüntüsüdür.
Dünyanın neşesi arkasında ağlayış, yas, gelir.

Allah çok sevinçlileri sevmez.
 Ancak Allah’ın verdiği nimetlerden sevinirsen bu yerinde sevinç olur.
Bu dünyadan bolluk, genişlik, neşe aramak hatadır.

                          SADAKA VE HAYIR

Allah’ın kahreden gücünden güven bulmak dilersen gizli sadaka ver.

Hayır, işlemeyi adet edinenlerin şüphe yok ki ömürleri artar.

Halka iyilik yapan şereflidir.

Halk arasında insanlara zararlı olanlardan daha kötü kimse yoktur.

Allah’tan korkmayanda din yoktur.

Ahret kaygısı çekmeyen akılsızdır.

Allah’tan korkmayanda iman olmaz.

 İman olmayanda iyilik yapma isteği olamaz.

Allah yoluna, doğru yola girmemiş kimselerde tövbe düşüncesi olmaz.

Doğru olup olmadığını araştırıp meydana çıkarmayanlar Allah’ı göremezler.

Doğrusunu bilmeni eylemsiz bil.

Yapısında yavaşlık, yumuşaklık oluşmamışsa daha gerçek Müslüman değildir.
                                       *
RAVLİ




Popüler Yayınlar