(Mevlâna hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)
5850. Hepsi de Ay, balık değil.,
Hepsi Key-husrev (Hükümdar), hepsi de padişah;
Hepsi de kuyuya düşmüş Yusuf, hem de
senin yüzünden kapkaranlık bir kuyuya düşmüşler.
Bütün zerreler Zûn-Nûn'a (Balık sahibi, balıkçıya) dönmüş;
Hepsi de gökyüzü gibi oynamada.,
Hepsi de Meryem gibi susuyor, Kur'an
okuyanlar gibi sesleniyor.
Bedeninin bütün zerreleri (Çok ufacık parçacıkları), sana ne oldu ki bütün
deyip işittiğin sözler, ne sevgiden, ne dostluktan, diye seslenmede.
Varlığın, güz mevsimi gibi;
Onda bir bahar gizli.,
İçten-içe bahçe gülüp durur, çünkü
ilkbahar canı gelip çatmada.
Mademki o baldan tattın, ne diye şu
mumun çevresinde dönersin?
Pervane gibi ne diye yanarsın?
Nurdansın (Allah'ın
verdiği özel ışıksın, parlaklığa sahipsin) sen, ateşten değil.
Yoksun (Kendisinde
bir şey bulamayansın)-yoksulsun (Allah'a
muhtaçsın), yoksun-yoksulsun;
Yok-yoksul oğlu yok-yoksulsun sen.,
Büyüksün, büyüksün, büyük oğlu
büyüksün sen.
Temellersin (Sağlam
dayanaksın), temellersin;
Temeller oğlu temellersin sen.,
Herşeyi bilirsin, herşeyi bilirsin;
Herşeyi bilen oğlu bilensin sen.
Latifsin (Yumuşak,
hoş ve ince bir güzelliği olansın), latifsin;
Latif oğlu latifsin sen.,
Dünyasın;
İki (Madde
ve mana) dünyaya da bir saman çöpü kadar değer vermezsin sen.
Hele ey şekle bürünmüş can;
Hele kat-kat talih, kat-kat devlet,
ne topraktansın, ne sudansın;
Ne şu göstensin (Gösterisin). ne esir'densin sen.
O gizli şehirdensin, o gizli şehre çeker-götürürsün
varlığı;
Ne birşeye aldanırsın, ne birisinin
özrünü dinlersin sen.
***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN HAZIRLAYAN: ABDULBAKİ GÖLPINARLI KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1.
Allah dostlarının
toplum içine değişik görevlerde ve durumlarda olduklarını, suskun olarak
Kur'andan seslenerek konuştuklarını öğrendik.
2.
Allah dostlarının
içlerinde gençlik dönemini yaşadıklarını, sevinç içinde kendilerine düşen
görevi yaptıklarını öğrendik.
3.
Allah dostlarının
ışığının, alevinin nurdan olduğunu
öğrendik.
4.
Allah dostlarının
Allah'a muhtaç yoksulluğu tercihlerinden büyüklüğü kazandıklarını öğrendik.
5.
Allah dostlarının
sağlam bilgi ile sağlam temeller üzerine kurulmuş herşeyi bilen kişiler
olduğunu öğrendik.
6.
Allah dostunun
madde ve manaya saman çöpü kadar değer vermediklerini,yumuşak huylu, hoş ve
ince bir güzelliği olan kişiler olduğunu öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Canımızın, her ne kadar maddeye bağlanmış gözükse ve çeşitli şekle
bürünse bile o şekilden olmadığını, özgür olduğunu, sorumluluk da kabul etmeyen
yapıda olduğunu öğrendik, anladık.
*
RAVLİ