(Mevlâna hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)
4020. Ekmekle gelişen can, ancak ekmek ister..
Ab-ı hayat (Ölümsüzlük) her hayvana (Duygu ve hareket yeteneği olan, içgüdüleriyle hareket eden canlı yaratığa) nasip (Kazancı, payı) olmaz.
Ne karanlık sabahtır o sabah ki senden bir selam gelmez...
Ne acı gündür o gün ki senin bal gibi sözlerini duymam.
Yarabbi!
Bugün bize gelen şu koku, Tanrı sırlarının hareminden esip geliyor.
Keremi (Soyluluk, ululuk, büyüklük, asalet gereği), bağa-bahçeye yeni elbiseler bağışlıyor;
Hastalara şifa yurdundan ilaç geliyor.
Ağaçlar namazda (Emredilen şekilde durmada);
Kuşlar tesbih (Allah adını söylemede) çekmede;
Menekşe rukua (Öne doğru saygıyla eğilmiş) varmış;
İki büklüm geliyor.
Varlık yurduna (Dünyaya) gelenlerin hepsi de varlık yolunu yitirmiş; Sarhoşluklarından nerden geldiklerini unutmuş-gitmişler.
Canlardan (Mevlevlerden) biri, şu yolda, ardına yüz çevirip bakarsa aslını görür de canlardan ayrı olarak gelir.
Onun rengini bulmuştur o, o yüzden öylesine bir renk almıştır ki... onun kokusunu duymuştur da ondanda vefa (Sevgiyi sürdürme, sevgi, dostluk bağlılığı) kokusu gelmededir.
O yüzle sarhoş olmuştur;
Hepsi de onun sarhoşudur zati (Zaten)...
Güzelleşmiştir o yüzü gören, o Ay yüzlüden geliyor çünkü.
Hayır...
Söyliyeceğlm, kimsenin usancından (Bıkkınlığından) gam yediğim (Üzüntüm) yok;
Bana gelen şey yok mu?
Şeker bile kıskanıyor onu.
***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİNHAZIRLAYAN: ABDULBAKİ GÖLPINARLI KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
Kişi ne ile geliştiyse canının bu şekilde gelişmek istediğini, ölümsüzlüğün herkesin yiyecek-içecek gibi peşin payı olmadığını öğrendik.
Mevlana Hazretleri Allah’tan bir selam gelmesini, tatlı ve besleyici sözlerini duymak için sabahın seherinde beklediğini öğrendik.
Allah’ın gizli yurdundan bir koku ile büyüklüğünün kendini gösterdiğini, doğanın bu kokuyla süslendiğini, bu kokunun nereden geldiğini bilip kendi lisanlarıyla duruş ve anış gösterdiklerini öğrendik.
Dünyaya gelen insanın güzellikler karşısında yolunu yitirip nerden geldiklerini unuttuklarını öğrendik.
İnsanlardan bazıları arkasına bakıp aslını gördüğü zaman Mevlana Hazretlerine sevgiyle bağlanıp genel gidişten ayrı bir yol olarak Hazrete geldiğini öğrendik.
Aslını görenin aşkın kokusunu alacağını, başka bir renk alacağını, o koku bu yolcuda da olacağını öğrendik.
Geldiği yoldan aslına dönen kişinin sarhoş olacağını, güzelleşeceğini, yol gösterenin güzelliğinden güzelleşeceğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Mevlana Hazretlerinin sözlerin başka birinden alıntı olmadığını, ilahi âlemden gelen sözler olduğunu, şeker gibi ağza tatlılık veren sözler olduğunu, bu sözlerden her akıl yararlansın diye değişik bakışlardan anlatıldığını, benzer sanıldığını, bunun usanç olarak kabul edilmemesi gerektiğini öğrendik, anladık
*
RAVLİ
