30 Temmuz 2019 Salı

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 5820 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri aşkı anlatıyor)

5820. İki-üç adımcağız atar da hırstan (Sonu gelmeyen isteklerden), kinden ( Gizli düşmanlıktan) hilme (İnsanın tabiatında olan yavaşlığa, yumuşaklığa) doğru gelirsen, kaynar-coşar, bal kesilirsin;
Kendinle beraber nice âlemleri de tatlılaştırırsın;
Fakat ne tembellik bu.

Yanlış gördüm, yanlış söyledim;
Boyuna yanlışlara eşin ben;
Senin yüzünü görseydim gözüm şaşı mı kalırdı böyle?

A gönül, aynada kendini eğri-büğrü gördün mü, mutlaka bu eğrilik şendedir, aynada değil;
Önce bendini doğrult.

Birisi kuyu başına gitmiş de Ay'ı kuyuda görmüş;
Ay'sa gökyüzünden bağırmış ona:
Acele etme, hurdayım ben.

Ay'ı, şu alçacık yerde arama;
Yoklukta varlık olmaz;
Abû Cehil (Acı tadı olan) karpuzu eken, şeker kamışı biçemez.

Hoşluk-güzellik, varlığım gidermektedir;
Sense güzelliği varlıkta arıyorsun a benim canım;
Zor şey burada çözülmez;
Bir şeyi, elde edebileceğin yerde ara.

Öylesine bir kazsın ki acelenden, Ay'ı, yüzdüğün suda aramadasın; Öyle bir kişisin ki adım atıp yol alacağın yerde can damarına vurur-durursun.

Aklî başında olanlar bu ayakla-bu başla kayboldular-gitti;
Ben ne yapayım bu yolda;
Öylesine sarhoşum ki hiç sorma.

Tanrım, kendi sarhoşunun tut elinden;
Yoksa o, yaramaz kişi, sarhoşken âleme neler ederse kendisine onları edecek.

Beni alt-üst ettin amma kendine daha da yaklaştırdın;
Zaten insan, çıban deşilip sıkıldıktan sonra iyileşir.
                         ***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Hırstan, kinden kurtulmak için uğraşı verirsek yapımızda olan fakat baskı altına aldığımız yavaşlığa, yumuşak davranışlara geçmemizle kendimizde ve çevremizde tatlılaşma olacağını, coşkun faydalı biri haline geleceğimizi öğrendik.
2.    Karşılaştığımız kişilerdeki eksiklikleri ve yanlışları görüp söz etmek yerine kendimizin eksikliklerini, yanlışlarını görüp düzeltmemiz gerektiğini öğrendik.
3.    Karanlıkta kalanlara ışık tutan, görünmez problemleri görür hale getiren, doğru çözüm yollarını ancak asil yüce kişilerden yararlanabileceğimizi, aşağı kişilerde böyle fayda bulamayacağımızı öğrendik.
4.    Asil yüce kişileri aşağılarda değil yüce yerlerde aramamız gerektiğini öğrendik.
5.    Hoşluğu-güzelliği mala-paraya-makama tutkun olmaktan vazgeçtikçe sahip olabileceğimizi öğrendik.
6.    Zor işlerin parayla-malla-makamla çözülmediğini, hoşluk ve güzellikler çözüleceğini öğrendik.
7.    Aklı başında olanların asil-yüce kişileri sevip sevgiyle bağlanıp dostluk kurduklarını, halk içinde olsalar bile kaybolmuş gibi olacaklarını öğrendik.
8.    Mevlana Hazretleri hayret makamında sarhoş dolaşırken Allah’tan yardım istediğini öğrendik.
                    *
İşte böyle yaren;
 Şems Hazretleri; Mevlana Hazretlerini rahatsız eden, hastalık veren yaralarını deşip akıttıktan sonra yarayı yıkılarak merhem koyduğunu, iyileştirdiğini, sağlıksızlığa giden ilerleyişten alıkoyduğunu, bunu yaparken de can acıttığını, hazretin severek katlandığını öğrendik, anladık
                     *
RAV



Popüler Yayınlar