(Mevlana Hazretleri aşkı
anlatıyor)
5760.
Aşk, bir ışıktır, yaktı;
Gece,
sabahlara döndü, ışıdı;
Işıklarla
taşlar bile yarıldı, göz-göz oldu.
İlâçlarım
feda olsun aşka, aşkın acılığı, helvadır bana;
Âşıklar
arasında, nereye sürüyorlarsa oraya sürülüp gidiyorum işte.
Dünyayı
alın, sizin olsun;
Aşk dini yeter bize;
Aşk dini yeter bize;
Aşkta
cennetler var, şehirler var, sokaklar var bize.
Canlarla
buluşuyoruz, canlar şakilik (Haydutluk) ediyor
bize;
Şarap
bol mu, bol, dönüp durmada;
Fakat
aşk kadehi pek ince.
İşte
şimdicek gözlerden yakut renginde bir gözyaşıdır, boşandı;
İzinin
tozu belirmeyen aşktan şimdicek bir iz belirdi.
Sevilenlerin
renklerine bak sevenlerin renklerini seyret;
İşte
şu iki güzelim renk de o renksiz candan geldi şimdicek.
Bak
da gör;
Gökyüzü,
her solukta toprağa binlerce renkler bağışlamada;
Öylesine
renkler ki ne yeryüzünde var, ne gökyüzünde.
Rengin
temeli renksizlik;
Şeklin
aslı şekilsizlik;
Harfin
özü harfsizlik;
İşte
buracıkta elde-avuçta olanın da aslı, madenin-definenin de.
Âşık
da sensin, sevgili de, ikisini arayıp duran da;
Fakat
şuna buna görünmemek için de kat-kat örtüler ardındasın işte.
Abıhayat
tulumusun, fakat kıskançlığından ağzını yumuşsun;
İşte
o amansız aşk yüzünden ağız susmada, can feryat etmede.
***
DİVAN-I
KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Aşkın
cisimleri görmeyi, renkleri ayırt etmeye sağlayan fiziksel enerjisini
göstermeye başlayınca mutluluk, sevinç zekâdan doğan, özellikle yüzde ve
gözlerde parıltı oluşturduğunu, en katı olanlara bile tesir ettiğini öğrendik.
2.
Aşkın
bir ilaç olduğunu nereye uygulanırsa iyileştirme yapacağını öğrendik.
3.
Aşka
sahip olan kişinin dünyaya ait hiçbir şey arzulamadığını öğrendik.
4.
Âşıkların
Mevleviler ile buluştuklarını, birbirlerine Allah sevgisini, Allah nurunu ikram
ettiklerini öğrendik.
5.
Âşık
olanın tarif edilmesi güç farklı renkler gördüğünü öğrendik.
6.
Rengin
temelinin renksizlik olduğunu yani ışık yoksa renk olmayacağını öğrendik.
7.
Şeklin
aslının şekilsizlik olduğunu yani şekillerin devamlılığının olmadığını
öğrendik.
8.
Harfin
özünün harfsizlik olduğunu yani harfi okuyan kişinin kendi anlayışına göre
deşik anlam yüklediğini öğrendik.
9.
Elimizde
avucumuzda olanın aslında bizim olmadığını yani bir müddet kullanıp elimizden
avucumuzdan gittiğini öğrendik.
10.
Aşk
diye aradığımız da kendimiz, sevgili diye aradığımız da kendimiz olduğunu,
kendimizi kat-kat benliğimizin örtüsü altında aramaya bulmaya çalıştığımızı
öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Şems Hazretleri ölümsüzlük suyunu tulumunda
kıskanç kişi olarak ağzını kapalı tuttuğunu, Mevlana Hazretleri amansız aşkının
oluşturduğu saygı ve sevgisi ile sustuğunu fakat canının naralar atarak bu
ölümsüzlük suyundan istediğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ